Mehmet Nabi Batuk / MERSİN

‘Mersin Narenciyedir, Narenciye Hayattır’ sloganı ile düzenlenen 8. Mersin Uluslararası Narenciye Festivali Yenişehir İlçesi Sahil Bandı’nda yer alan Kültür Park’ta düzenlenen törenle başladı. Türkiye’de narenciye ürünlerinin bizzat kendisinin süsleme aracı olarak kullanıldığı ilk ve tek festival olan Mersin Uluslararası Narenciye Festivali’nde 70 bin dönüm alan üzerine kurulan figür ve alan süslemelerinde 100 bin kilogram ağırlığında 500 bin adet narenciye ürünü kullanıldı. Festival hazırlığında günde ortalama 70 kişi ile 10 bin saati aşan iş gücü görev yaptı. Festivalin ilk 3 saatinde yaklaşık 50 bin kişi ağırlanırken, alana çocukları ile birlikte gelen aileler, çalan müzikler eşliğinde dans etti. Açılan stantlarda yöresel ürünler ve el emeği çalışmalar da görücüye çıktı. Greyfurt, portakal ve limonla süslenen kuş, tren, ahtapot, ejderha, balina, denizaltı ve helikopter figürleri de Mersinlilerin festival alanındaki fotoğraf stüdyosu haline geldi. Vatandaşlar figürlerin önünde fotoğraf çektirmek için adeta birbirleriyle yarıştı.

Festivalin açılış konuşmasını gerçekleştiren Mersin Ticaret Borsası ve Mersin Uluslararası Narenciye Festivali İcra Kurulu Başkanı Abdullah Özdemir, narenciyenin kent ile özdeşleştiğini ve ortak paydaları narenciye etrafında şehrin tüm dinamiklerinin el ele vererek bu festivali organize ettiklerini kaydetti. Başkan Özdemir, “Rize için çay, Ordu ve Giresun için fındık, Malatya için kayısı, Aydın için incir neyse Mersin için de narenciye odur. Her zaman ve her koşulda olduğu gibi narenciye üreticilerimiz üretmeye, ihracatçılarımız ihraç etmeye devam ediyorlar. En büyük arzumuz üreticilerimizin ve ihracatçılarımızın alın terlerinin karşılığını almalarıdır. Ana amacımız kamuoyunun dikkatini narenciye ve narenciyenin başkenti Mersin’e çekmektir. Çünkü Türkiye narenciye üretiminin yüzde 26’sı, ülkemiz narenciye ihracatının 36’sı Mersinimize aittir. Mersin’in ihracat gelirinin yüzde 15’i narenciyeden geliyor. Böylece ülkemizin dünya üretiminde sekizinci, ihracatında üçüncü olduğu narenciyenin hak ettiği değeri bulmasını sağlamayı hedefliyoruz. Üretimin ve başta genç nesillerimiz olmak üzere tüketimin artması başlıca amacımızdır. Özellikle marka yaratmanın ve marka değerini yükseltmenin, yeni ihraç pazarlarına açılmanın yollarını bulmalıyız” dedi.

“Mersin’deki festival sayısını artıracağız”

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ise kentlerin tanıtımını ulusal ve uluslararası düzeyde yapmak için, festivallerin önemli fırsatlar sunduğunu kaydetti. Mersin’i festivaller kenti yapmak istediklerini ve bunun için de çaba sarf ettiklerini ifade eden Seçer, “Mersin narenciyenin başkenti diyebiliriz. O derece önemli; kentin hem ekonomisine, hem de istihdamına çok önemli katkı sağlıyor. Geçen hafta Tarsus’ta 1. Uluslararası Tarsus Festivali’ni yaptık. Bu festivalleri artırarak devam ettireceğiz. Mersin’de her şey çok daha güzel olacak. Bunun da Türkiye’ye yansımasını istiyoruz” diye konuştu.

“Narenciye vitamin deposu, Mersin de narenciye deposu”

Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan da narenciyenin vitamin deposu, Mersin’in de narenciye deposu olduğunu ifade ederek şöyle konuştu: “Ülkemizin ve dünyanın tüketimine, burada üretilen ürünlerin çok önemli bir katkısı var. Festivaller aynı zamanda; kaynaşma, bir araya gelme, festivalin temasını oluşturan konularla ilgili bilgi alışverişinde bulunma, buna zeminler oluşturma ve biraz da tabii ki işin eğlence boyutunu içerir. Bu festival kapsamında, 300’e yakın stant ve 30’a yakın figür ile buralar şenlenmiş durumda. Binlerce vatandaşımız geliyor. Önümüzdeki yıl daha da geniş kapsamlı bir festivali hep birlikte yapacağız.”