BUĞDAY İTHALATI

bugday-1280x720

Gıda fiyatları, uzun süreden bu yana gündemden düşmüyor. Hepimizi ilgilendiren yaşam boyu önemli olan gıda konusu doğal olarak tüm halkımızı ilgilendiriyor.

2020 yılında toplam ithalat rakamımız 220 milyar dolar. Yaptığımız bu ithalatın 2 milyar 365 milyon doları ise sadece buğday ithalatı içindir. Konumuz buğday ithalatı olduğuna göre konuyu biraz açalım.

2020 yılında buğday ithalatı miktarımız Çin’in de üstünde gerçekleşmiş bulunuyor. Dünya genelinde buğday ithalatı sıralamasına baktığımızda;

Türkiye:9,66 milyon ton, Çin 8,58 milyon ton, İtalya 6,74 milyon ton, Brezilya 6,16 milyon ton, Japonya 5,37 milyon ton, Filipinler 4,55 milyon ton, Güney Kore 3,71 milyon ton, Almanya 3,67 milyon ton, Hollanda 3,47 milyon ton, Fas 3,44 milyon ton, İspanya 3,40 milyon ton, Belçika 3,21 milyon ton, Tayland 2,35 milyon ton, Güney Afrika 2,21 milyon ton, ABD 1,91 milyon ton, Birleşik kral

Lık 1,72 milyon ton, Kolombiya 1,55 milyon ton, Portekiz 1,09 milyon ton, Şili 0,97 milyon ton, Avusturya 0,96 milyon ton olmuştur. (Sözcü gazetesi)

Yukarıda görüldüğü gibi nüfusu bizden çok fazla olan Çin’den daha çok buğday ithalatı gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Bu rakam 2020 yılında ürettiğimiz buğdayın %48 ine tekabül etmektedir.

Diğer bir konu da üreticiye verilen 1650 TL fiyata karşı dışarıdan gelen buğdaya 2200 ile 2400 TL arasında para ödüyoruz. Peki neden?

Biz bir tarım ülkesiyiz. Yüzölçümü bizim Konya kadar olan Hollanda bütün dünyaya tarım ürünleri ithal ediyor da biz neden yapamıyoruz.

Neredeyse tüm hububat ürünleri için söylemek gerekirse ve tüm diğer ürünler için geçerli tek faktör üretimin arttırılmasıdır. Üretimin arttırılması ise çiftçinin desteklenmesi suretiyle gerçekleşebilir. Bizim ülkemizde Tarım Kredi Kooperatifleri ve Ziraat Bankası tarafından verilen tarım kredileri yüksek maliyetli ve yeterli olmadığı aşikardır. Çünkü yazılı ve görsel basında izlediğimiz kadarıyla çiftçi oldukça zor bir dönem yaşıyor. Kredi borçlarını ödemekte zorlandığı, daha da ötesi bazı çiftçilerimizin traktörleri ve hayvanlarının haczedildiği bir gerçektir. Bunlar hakikaten düşündürücü ve acı tablodur. Peki ne yapmak gerekir? Bu işler devlet eliyle yapılamaz mı?

Çitçinin ihtiyaçları nelerdir? Mazot, gübre, ilaç, traktör ve bir miktar para. Bunlar devlet tarafından çiftçiye kredi olarak verilebilir. Mahsul ise çiftçiye makul kar verilerek devlet tarafından alınabilirse ülkemizde boş tarla neredeyse kalmaz. Çünkü çiftçi, bir yerde üretim ve kendisine makul kar sağlayacak devlet garantisi almış olacaktır. Ve kendisini güvende hissedeceği için bütün gücünü üretime verecektir.

Yukarıda yazdıklarım gerçekleşirse ülkemizde ithalata gerek kalmayacak, tüketici de yerli malı ürünü sofrasında görecektir ve hatta belki de buğday ihraç eden ülkeler arasına da girebiliriz.

Peki o zaman üretim fazlası olur mu? Tükettiğimiz ve ihraç ettiğimizden fazla üretim ortaya çıkar mı? Bu sorunun cevabını da vereyim: Türkiye’nin üretim alanı ve tüketim miktarı bellidir. Belli olmasa da hesaplanabilir. Çitçiler de gruplara ayrılarak (Bölge bazında veya aynı bölgede) bir kısmı buğday, bir kısmı nohut, bir kısmı mercimek ekebilir. Bunların ekim miktarları da devlet tarafından belirlenmelidir. Aynen buğdayda olduğu gibi diğer hububat ürünlerine de devlet, çiftçiye makul kar oranı belirleyerek alım garantisi vermelidir.

Bu şekilde hem üretim hem de tüketim dengelenecek, çiftçi de ürettiği hububatın bereketini görecektir. Belirlenen tüketim miktarının kalan kısmı da ihraç edilebilir. Ülkemize döviz girişi sağlar.

Ticaret bakanlığımız şimdilerde gıda fiyatlarını yaptığı denetimlerle kontrol altına almış bulunmaktadır. Yapılan ve yapılmakta olan bu kontrollerde ortaya çıkan en önemli bulgu özellikle hububat ürünlerinde yapılan gizli zam olayıdır. Yani 1000 gr. Olması gereken ambalajlara 900 gr. Ürün koyarak tüketicinin aldatıldığı sonucu çıkmış ve ciddi miktarlarda cezalar uygulanmıştır. Ayrıca kurula Tarım Kredi Kooperatiflerin sayısı her geçen gün artarak devam etmektedir ve amaç tüketiciye daha ucuz ürün sunabilmektir.

Buraya kadar başta buğday olmak üzere hububat ithalatını anlatmaya çalıştım. Çiftçiden, ithalata ödediğimizden daha ucuz fiyat vererek dışarıda ürün ithal etmek akla ve mantığa yanlış gelmektedir. Ancak bunun altında başka sebepler var mı bilmiyoruz. Tarım bakanlığı mutlak surette bu hesapları bizden iyi, bizden daha geniş şekilde yapmıştır.

Saygılarımla

ZAFER ÖZCİVAN

Ekonomist