BİLİME SAYGI, EKİP ÇALIŞMASI VE DENEYİM

bilim

Alim Doğan ÖZCİVAN
Metalürji Yüksek Mühendisi/ A Sınıfı İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı

Başlıktaki her bir ifadenin anlatımı sayfalar belki kitaplar tutar. Kısaca bilimin önemi, bilim dallarının ortak çalışması ve tecrübe kavramlarını açıklama bu yazının ana amacıdır.

Altının kıymetinden sarraf anlar diye yaygın bir deyişimiz vardır. Aynı onun gibi bilimin değerinden müspet ilim eğitimi görmüş okumuşlar ancak anlayabilir. Çünkü bilimin dev hacminden hiç haberi yoktur bilim öğrenmeyenin. Anlaşılır bir örnek vermeye çalışalım.

Makine parçaları imalatında bir işyeri çalışanı verilen bir işi yapmaktadır. Görevli Mühendis göz ucuyla ne yapıldığına bakar, mühendisin fiili iş yapma deneyimi ve el melekesi ve ustalığı yoktur ancak o ana kadarki eğitim ve öğreniminden aldığı hesap kitap ve arka plan bilgisi ile, Ustam şöyle yapsak mı acaba der nazikçe. Ben yapmaya çalışıyorum bir uğraşayım. Derken iş biter ancak sonuç alınamaz, Görevli mühendisin önerisine yeniden dönülür. Mühendis boşuna emek harcadın ustam diyecek olur Ustanın cevabı Mühendis Bey boşuna değil, en azından benim düşündüğüm gibi olamayacağını öğrendim.

İşte burada deneyim kazanımı vardır. Tecrübe ile öğrenmiş olmak. Bu bilim öğrenme metotlarından da birisidir. Ancak aynı zamanda bilene bilime saygı da devreye girmiştir. Genelde böylesi uygar hal ve gidiş ancak işyeri ahlakının hâkim olduğu atölyelerde vardır. Özellikle şark toplumlarında kişi cehaletinin farkında değildir nedense bilene müdahale çekilmez bir haldedir. Bilmediğinin de farkında değil fakat iddiasında ısrarcıdırlar.

O nedenle bilgi ile süslü beyinlere Batı Ülkeleri kıymet verip kendi ülkesinde çalışmak üzere çekiyorlar. Bilgili insanların teşkil ettiği toplumlarda ilişkiler uygarca yürüyor ve işler de o denli kolaylaşıyor. Çünkü söz anlatmada zorluk çekilmiyor. Ve ortaya konulan bilimsel sonuca kimse itiraz etmiyor. En yetkili yönetici benim dediğim olmadı diye kendini zorda hissetmiyor. İşte bu durum Bilime saygının güzel bir örneği.

Genelde günümüzde her konunun tek bir kişi tarafından üstesinden gelinmesi olanaksızdır. O nedenle ekip çalışması kaçınılmaz bir yöntem haline gelmiştir. Zira her konu ayrı bir uzmanlık alanındadır. Ve ilgili uzmanlar ortak karar verip görüş birliğine varma durumundadırlar. Olmadığı takdirde başarısızlık kesindir.

Diyelim yol yapıyorsunuz, yer bilimciler, Topoğrafya Mühendisleri, Hidro jeologlar, İnşaat, Makine Mühendisleri ortak çalışma durumundadırlar. Eğer topoğrafı ölçümleri ihmal ederseniz yapılan yol ve köprünün hattı uyuşmayabilecek ve birbirinden farklı akslarda yer alabilme durumu ile karşı karşıya kalınabilecektir. Aynı durum her iki yönden ilerleyen tempolu imalatı için de söz konusudur.

Bundan başka bir hava limanı yapacaksınız. Birçok bilim dalında uzman kişilere ihtiyaç vardır. Bunun yapılmadığı durumlarda işletim mümkün olamamakta veya çok zor olmaktadır. Çoğu zaman ekonomik kayıplar çok çok pahalıya patlamaktadır. Kayıp bazen sadece ekonomi ile de sınırlı değildir. Maalesef Can ve mal kayıpları iş kazaları sonucu ortaya çıkabilmektedir. Bu nasıl olur denilirse, Uygun olmayan patlayıcı veya işin uzmanı bir ateşçi ile yapılmayan bir patlatmada her zaman hayati risk vardır.

Veya hava alanının yapıldığı arazinin sahip olduğu magmatik yapıyı analiz edecek bir jeolog ve Maden Mühendisi bulunmalıdır. Aksi takdirde söz konusu mineraller uçakların elektronik donanımını etkileyebilecektir.

Ayrıca kuşlar gökteki uçaklara düşmandırlar. Kuş bilimi ile uğraşan zoologların kuşların uçuş yolları konusunda raporlarına da başvurulma durumunda olmalı değil midir

Tüm çalışan ve üretenlere sağlık içerisinde mutluluk dileklerimizle.