Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde “2000 Köy Yaşam Merkezinin Açılış Töreni”ne katıldı.

Buradaki konuşmasına kendisini dinleyenleri selamlayarak başlayan Erdoğan, Türkiye’nin dört bir yanından Ankara’ya gelerek heyecanlarını paylaşan muhtarlara şükranlarını sundu.

Kısa süre önce 20 bin muhtarla Ankara’da bir araya geldiklerini anımsatan Erdoğan, “Beraber yürüdük biz bu yollarda, beraber ıslandık yağan yağmurda, şimdi dinlediğimiz tüm şarkılarda, bana her şey sizi hatırlatıyor.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, bugünün dünyasında ilerlemenin, kalkınmanın, rekabetin ilk göstergelerinden birinin eğitim-öğretimde alınan mesafe olduğuna işaret ederek, eğitim-öğretime her yeni yatırımın kalkınma için sağlam bir temel, bilgi toplumu olma yolunda atılan önemli bir adım olduğunu vurguladı.

Bugün açılışını yaptıkları Köy Yaşam Merkezlerinin, eğitimde gelenekle geleceği buluşturan stratejik hamlelerden biri olduğunu belirten Erdoğan, Köy Yaşam Merkezleriyle sadece eğitime yeni bir soluk kazandırmadıklarını, aynı zamanda çocukları yarının Türkiye’sine de hazırladıklarını dile getirdi.

Bu merkezlerde gerçekleştirilecek mesleki ve teknik kurslar ile kültür ve sanat faaliyetlerinin de köylere yeni bir dinamizm katacağını kaydeden Erdoğan, “Eğitim camiamız için büyük bir kazanç olan bu projeye öncülük eden Milli Eğitim Bakanlığımız ile destek veren İçişleri ile Tarım ve Orman Bakanlıklarımızı canıgönülden tebrik ediyorum.” diye konuştu.

Köy Yaşam Merkezlerinde eğitim alan çocuklar ile onları vatana, millete ve ailelerine hayırlı birer insan olarak yetiştiren öğretmenlere muvaffakiyet dileyen Erdoğan, sıradan bir memurluktan öte vatan görevi yürüten öğretmenlerin her birine emekleri ve fedakarlıkları için teşekkür etti.

“Türkiye Yüzyılı’nı beraberce hayata geçireceğiz”

Köy Yaşam Merkezlerinin Türkiye’ye, millete, köylerde bu hizmetten faydalanacak vatandaşlara hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, şöyle konuştu:

“Önümüzdeki sene Cumhuriyetimizin 100’üncü yıl dönümü ile beraber Milli Eğitim Bakanlığımızın da 100’üncü yaşına erişeceğiz. Tarihimizin dönüm noktalarını teşkil eden bu önemli yıl dönümleriyle ilgili hazırlıklarımıza şimdiden başladık. 2023’ü her bakımdan ülkemiz, milletimiz ve kurumlarımız için yeni bir dönemin mukaddimesine dönüştürmek istiyoruz. Kısa süre önce kamuoyuna açıkladığımız Türkiye Yüzyılı programımız bu hedefimizin adete çatısını kurmaktır. Şimdi sıra Meclisteki ve kabinemizdeki arkadaşlarımızın da yer alacağı kapsamlı bir çalışmayla, 81 vilayetimizle birlikte Türkiye Yüzyılı’nı adım adım, tuğla tuğla inşa etmeye gelmiştir.

Türkiye Yüzyılı hayalimizin mimarı da müellifi de sahibi de 85 milyonun tamamıdır. Bu program kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla ülkemizin tamamının, milletimizin tüm fertlerinin eseri olacaktır. Dün Avrupa’nın ‘hasta adamı’ olarak görülen bir milleti nasıl yeniden ayağa kaldırdıysak, tüm yokluklara ve imkansızlıklara rağmen Milli Mücadele’yi nasıl zafere taşıdıysak, önümüze çıkartılan engelleri nasıl birlik ve beraberlik içinde aştıysak, darbelerden terör saldırılarına her türlü badirenin üstünden nasıl alnımızın akıyla geldiysek, Türkiye’yi son 20 yılda nasıl bölgesinin ve dünyanın parlayan yıldızı haline getirdiysek, inşallah bugün de milletimizin ve insanlığın tarihinde yeni bir dönemin muştusu olacak Türkiye Yüzyılı’nı beraberce hayata geçireceğiz.”

“Hedeflerimize doğru kararlılıkla yürüyeceğiz”

Gazete köşelerinden, televizyon ekranlarından veya sosyal medya mecralarından umutsuzluk aşılayan, insanlara sürekli “yapamazsınız” diyen özgüven fukaralarına prim vermeyeceklerini vurgulayan Erdoğan, “Tarih boyunca kendisine biçilen sayısız kefeni parçalamış bir ecdadın torunları olarak hedeflerimize doğru kararlılıkla yürüyeceğiz.” dedi.

Cumhuriyetin ilk asrından yeni asrına kurulan en önemli köprü olan Türkiye Yüzyılı vizyonuna özellikle muhtarlar ve öğretmenlerin güçlü desteğini beklediklerini dile getiren Erdoğan, geleceğin teminatı gençleri yetiştiren öğretmenlerin omuz vermediği hiçbir mücadelenin zafere ulaşamayacağının altını çizdi.

Demokrasi piramidinin tabanını oluşturan muhtarların sahip çıkmadığı hiçbir projenin başarılı olamayacağını ifade eden Erdoğan, “Rabb’im her birinizden razı olsun diyor, Türkiye Yüzyılı’nın inşasına yapacağınız katkılar için şimdiden sizlere kalpten teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

Artık krizlerden ziyade Türkiye Yüzyılı’ndan bahsetmelerinin gerisinde 20 yıllık demokrasi ve kalkınma reformu olduğunu söyleyen Erdoğan, Türkiye’nin bugün bulunduğu yere birilerinin inayetiyle değil, nice sinsi oyunlarla, can yakıcı tuzaklarla dolu zorlu bir yolculuktan sonra ulaştığını söyledi.

“Bize altın tepside sunulmadı”

“Elde ettiğimiz hiçbir kazanım bize altın tepside sunulmadı.” diyen Erdoğan, millet ve memleket için hangi başarıya imza attılarsa, hepsi için mücadele ettiklerini, ter döktüklerini, bedel ödediklerini vurguladı.

Yoklukların, ekonomik krizlerin ülkesinden sanayisiyle, ihracatıyla, turizmiyle, tarımıyla ekonomisi göz dolduran bir Türkiye’ye bu şekilde ulaştıklarını belirten Erdoğan, “Vesayetin adeta kol gezdiği bir ülkeyi, demokrasisi parmakla gösterilen bir seviyeye bu şekilde taşıdık.” dedi.

Üniversiteden iş hayatına yasakların hüküm sürdüğü bir Türkiye’den hak ve özgürlüklerin her alanda korunduğu bir ülkeye bu şekilde gelindiğini ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

“20 yıl önce ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlendiğimizde Türkiye’yi 4 ana sütun üzerinde inşa etme sözünü vermiş, ilk sıraya da eğitimi almıştık. Ardına sağlığı koymuştuk, ardından adalet ve emniyet demiştik. Bu 4 sütunun da tamamını gerçekleştirdik. Ardından ulaşım, enerji, tarım, diplomasi dedik ve bunların hepsini teker teker hayata geçirdik. Aradan geçen 20 yıllık süre zarfında milletimize verdiğimiz her söz gibi, hamdolsun bunları da hayata geçirdik.”

“Hazırladığımız tüm bütçelerde en büyük payı, eğitim ve öğretime verdik”

Hazırladıkları tüm bütçelerde en büyük payı, eğitim ve öğretime verdiklerini ifade eden Erdoğan, eğitim öğretim güçlenmeden, Türkiye’de gençliğin yetiştirilemeyeceğini söyledi.

Eğitim bütçesini yıllık 7,5 milyar liradan aldıklarını, geçen sene itibarıyla 304 milyar liraya çıkardıklarını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Halihazırda görüşmeleri devam eden 2023 bütçemizde eğitime tahsis edilen kaynak toplam 651 milyar lirayı bulmakta. Kütüphanesi, laboratuvarları, spor salonları, çalışma atölyeleri ve diğer imkanlarıyla okullarımızın çehresini tamamen değiştirdik. Toplam 750 bin yeni atamayla öğretmen sayımızı 1 milyonun üzerine çıkartarak, eğitimci başına düşen öğrenci sayısında OECD ortalamasını da yakaladık.

Ders kitaplarından yardımcı kaynaklara öğrencilerimizin tüm temel ihtiyaçlarını gidererek, eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirdik. Öğrencileri formatlayan ideolojik eğitim müfredatı yerine evlatlarımızın yeteneklerini keşfetmeyi amaçlayan özgürlükçü bir modeli hakim kıldık. Kur’an-ı Kerim ve Siyer-i Nebi’nin aralarında olduğu seçmeli derslerle evlatlarımıza erken yaşlardan itibaren kültürünü, inancını ve medeniyet değerlerini öğrenme imkanı getirdik. Birileri buram buram faşizm kokan sebeplerle kız çocuklarımızın okula gitmesine mani olurken, biz tüm kademelerde bu engelleri kaldırdık.”

“Ortaöğretimdeki kız çocuklarımızın okullaşma oranı yüzde 90”

Okul öncesi eğitime yönelik yatırımlarla 5 yaş okullaşma oranının yüzde 11’den yüzde 97’ye çıktığına işaret eden Erdoğan, “Bizden önce yüzde 39 olan ortaöğretimdeki kız çocuklarımızın okullaşma oranı ise yüzde 90’ları buldu.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, örgün eğitim çalışmalarıyla çocuk ve gençlere ulaşırken, yaygın eğitim faaliyetleriyle de 85 milyona eğitimin kapılarını açtıklarını dile getirdi.

Okuma yazma seferberliklerinden meslek edindirme kurslarına, sosyal-kültürel faaliyetlerden aile eğitimlerine kadar pek çok alanda vatandaşların hayat boyu öğrenme süreçlerine katkı sunduklarına dikkati çeken Erdoğan, “Meslek edindirme ve halk eğitimi kurslarımıza, özellikle kadınlarımızın gösterdiği yoğun ilgiden gayet memnunuz. Eşimin de destek verdiği Aile Okul Projesi, aile kurumuna yönelik tehditlerin arttığı günümüzde önemli bir ihtiyacı karşılıyor.” değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan, milli ve manevi değerlerin öğrencilere aktarılması, aile içinde sağlıklı ilişkilerin kurulması, ev yönetimi, öğrencilere rehberlik edilmesi gibi konularda yürütülen çalışmaları çok kıymetli bulduğunu anlattı.

Mart ayından bugüne 400 bini aşkın vatandaşın Aile Okulu Projesi’ne katılmasının milletin de meseleyi sahiplendiğini gösterdiğinin altını çizen Erdoğan, “İnşallah, bundan sonra da gerek mevzuat düzenlemeleriyle gerek bu tür projeler vasıtasıyla aile müessesesini korumayı sürdüreceğiz.” dedi.

“Eğitimde ulaştığımız noktayı önemsiyor ama yeterli bulmuyoruz”

Dünya değişirken Türkiye’nin yerinde saymasının düşünülemeyeceğine vurgu yapan Erdoğan, “Eğitim konusunda ulaştığımız noktayı önemsiyor ama yeterli bulmuyoruz. Mevcut kazanımlarımızın üzerine sürekli yenilerini eklemenin mücadelesini veriyoruz.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın gidişatını da göz önüne alarak yeni durum ve şartlara ayak uydurmaya çalıştıklarını belirtti.

Türkiye’nin ihtiyaçları, milletin talepleri doğrultusunda gereken her türlü adımı attıkları ve atacaklarını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz Köy Yaşam Merkezleri, bu çabaların geçmişle geleceği mezcetme irademizin bir ürünüdür. Burada gaye, tek parti döneminde yapıldığı gibi milletimizin inancına, kültürüne, değerlerine aykırı hayat tarzı dayatması asla değildir. Büyüklerimizden dinlediğimiz, insanımızın yüreğine adeta bir hançer gibi saplanan o utanç sahnelerinin tekrar yaşatılmasına izin vermeyiz. Köy kültürünü aşağılayan, köylüyü zulüm ve zorbalıkla tedip etmeyi amaçlayan eski örnekler, artık birer acı hatıradan ibarettir. Biz bu merkezlerimiz vasıtasıyla Anadolu irfanının en saf halini temsil eden köylerimizi, günümüzün imkan ve araçlarıyla yarına hazırlıyoruz. Bilgi ve teknolojik gelişmeleri köylerimize taşıyıp, ihtiyaç duydukları eğitimi sağlayarak, köylerimizin rekabet gücünü artırmayı hedefliyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kullanılmayan köy okulu binalarının, anaokulu, ilkokul ve halk eğitim merkezlerine dönüştürerek, aktif eğitim birimleri haline getirdiklerini söyledi.

Köy Yaşam Merkezleri’nde genel, mesleki ve teknik kurslardan, tarım, bahçecilik, ormancılık, tarım teknolojileri, gıda ve hayvancılık alanlarına kadar geniş bir yelpazede programlar gerçekleştirdiklerine değinen Erdoğan, bu yıl köylerde ve Köy Yaşam Merkezleri’nde açılan 8 bin 507 kursa, yüzde 72’sini kadınların oluşturduğu 122 bin 664 vatandaşın katıldığını bildirdi.

“Tüm köylerimizde bu merkezlerimizi hayata geçirmeyi hedefliyoruz”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kursların yaygınlaşmasıyla, köy ve mahalle okulu uygulama bahçeleri, arazilerinde Tarım ve Orman Bakanlığının da desteğiyle üretim yapılacağını ifade etti.

Bu üretimden elde edilen gelirin bu merkezlerin ihtiyaçları için kullanılacağı bilgisini veren Erdoğan, şunları kaydetti:

“Köy Yaşam Merkezlerimizde çocuk, genç ve yetişkinin aynı zamanda, aynı mekanda eğitim görmesini sağlayarak, hayat boyu öğrenme felsefesini insanımıza benimsetmek istiyoruz. Açılışını yaptığımız 2 bin yerle birlikte önümüzdeki yıl sonuna kadar tüm köylerimizde bu merkezlerimizi hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Muhtarlarımız olarak, bu süreçte sizlere de önemli sorumluluklar düşüyor. Sizlerden muhtarı olduğunuz köy ve mahallelerdeki kardeşlerimizi, Köy Yaşam Merkezlerimize yönlendirmenizi bekliyorum. Emekleriniz ve gayretleriniz için, her birinize şimdiden teşekkür ediyorum. Mahallelerinizdeki, köylerinizdeki her bir kardeşime, muhabbetlerimi iletmenizi rica ediyorum.”

Erdoğan, açılışını yaptıkları Köy Yaşam Merkezi’nin köylere, Türkiye’ye, vatandaşlara hayırlı olması temennisinde bulundu.

Eğitime katkı sağlayan, destek veren tüm vatandaşlara da teşekkürlerini sunan Erdoğan, “Köy Yaşam Merkezi modelini eğitim sistemine kazandıran Milli Eğitim Bakanlığı ile projeyi destekleyen Tarım ve Orman Bakanlığı ile İçişleri Bakanlıklarımızı huzurlarınızda tekrar tebrik ediyorum.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Maalesef Tutak’ta bir otobüsün devrilerek yanması sonucunda 7 vatandaşımız rahmetli oldu. Kendilerine Allah’tan rahmet diliyorum. Rabbim beterinden korusun diyorum. Tüm Tutak’lı kardeşlerime, milletimize başsağlığı temennimizi bu vesileyle iletiyorum.” ifadesini kullandı.