Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı, Almanya’nın Köln kentinde bulunan Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Salonu’nda, MÜSİAD Köln Şubesi’nin düzenlediği etkinlikte konuştu.

Türkiye’nin, tarihinde ilk kez Batı’yı yakalayacak noktaya geldiğini belirten Asmalı, “Önümüzde çok güzel, çok büyük fırsatlar var. Pandemi sonrası gelişen yeni ekonomik durumla beraber, savaş sonrası evrilen yeni ekonomik durumla beraber Türkiye’ye çok sayıda fırsat penceresi açıldı. Türkiye ilk defa böyle hazırlıklı şekilde dünya ekonomik sahnesine çıkıyor” diye konuştu.

“Göğsümüz kabardı”

Asmalı, “Biz 12 Ekim’de ASELSAN’a gittik, TUSAŞ’a gittik, HAVELSAN’a gittik, ROKETSAN’a gittik. Türkiye’nin dev sanayi kuruluşlarını ziyaret ettik. İnanın göğsümüz kabardı. Sizlerin de göğsünün kabaracağı çok büyük bir merhaleye geldik” ifadelerini kullandı. Türk savunma sanayisinin gelişimine değinen Asmalı, şunları kaydetti:

“Türkiye 20 yıl evvel yüzde 20 yerli ve millilik oranına sahipken, bugün bu oran yüzde 80’lere çıktı. Türkiye artık kendi tankını, uçağını, topunu ve çok sayıda savunma aracını kendi ordusu için yaptığı gibi, dünyanın birçok önemli ülkesine de satar pozisyona geldi. Hatta bazılarına satıp satmama konusunda pazarlık yapar duruma geldik. Türkiye’nin askeri alandaki, savunma alanındaki bu büyük başarısı, siyasi alanda da sesinin çok gür çıkmasına sebep oluyor. Dolayısıyla ülkemizin geldiği durum itibarıyla hepinizin gurur duyacağı güçlü bir ülkeye sahibiz.”

“Türkiye, 300 milyar dolarlık ihracat hedefine adım adım yaklaşıyor”

AK Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Alt Komisyonu Başkanı Zafer Sırakaya ise, Türkiye’nin, rekabetçi ve güçlü üretimi, nitelikli insan gücü, teknik altyapısı ve jeopolitik konumuyla son 20 yılda önemli yol kat ettiğini söyledi.

Avrupa’nın resesyona girdiği bir dönemde Türkiye’nin hız kesmeden büyüdüğünü kaydeden Sırakaya, 300 milyar dolarlık ihracat hedefine de adım adım yaklaşıldığını ifade etti.

Türk-Alman ilişkilerinin önemine değinen Sırakaya, Anadolu’dan Almanya’ya 61 yıl önce başlayan göç hikayesini hatırlatarak, bu süre zarfında Avrupa’daki Türklerin burada büyük bir başarı hikayesi yazdığını dile getirdi.