KRİPTO PARA

Kripto, bir metnin veya dijital yazılım kodunun şifrelenerek değiştirilmesini ve kopyalanmasını engellemek amacıyla kullanılmaktadır. Kriptodanmış bir metin veya kod dizgileri doğrudan okunmaya çalıştığında anlamsız karakterler kümesi görünür. Fakat bilgisayar bunları çalıştırma aşamasında sorunsuz olarak görüntüleyebilir.

Yukarıdaki tanımdan da anlaşılacağı üzere kripto, bir para birimi değil bir şifreleme yöntemidir.

Kripto para ise dünyada 12 yıldır kullanılan sanal paralar grubudur. Bunlardan en yaygın olanı BITCOIN dir. Kripto paraların merkez bankası veya herhangi bir finans kurumu gibi aracı kuruma bağlı değildir. İnternet aracılığıyla işlem yapılan kripto paralar belirli şifreler aracılığıyla yatırılıp çekilebiliyor. Kripto paraların günümüzde birçok çeşidi bulunmaktadır.

İktisat kanununda olduğu gibi kripto paraların değeri de arz ve talebe bağlı olarak belirleniyor. Örneğin bitcoin tasarrufçular tarafından çok rağbet görürse fiyatı yükselir ve tasarrufçusuna kazandırabilir. Ancak talep düştüğü zaman zarar da söz konusu olabilir.

Kripto paralar için ülkemizde bir yasal düzenleme bulunmamakla birlikte Merkez Bankası ve sermaye kurulu tarafından çalışmalara başlanmış bulunuyor. Bu bağlamda kripto para işletmelerinin sermaye yapıları, finansal yeterlilikleri kontrol altına alınarak vatandaşların tasarruflarının güvence altına alınması amaçlanmaktadır.

Dünyanın birçok ülkesinde kullanılmakta olan kripto paralar ülkemizde 12 yıldan bu yana kullanılmakta hatta bazı milletvekilleri tarafından 2017 yılında yasal yükümlülük altına alınması gerekliliği olduğu vurgulansa da dikkate alınmamıştır.

Daha önce b yaşanan banker skandalı, çiftlikbank dolandırıcılığı hafızalardan silinmeden bir de kripto para dolandırıcılığı ortaya çıkmıştır. Yaklaşık 400 yatırımcının 2 milyar dolarlık tasarrufu meçhul duruma gelmiştir. Türkiye’de onlarca kripto para işleten firmalar olduğu aşikardır.

Avrupa ülkelerinde her işletmenin finans ve hukuk müşaviri şirket faaliyet gösterdiği süre içinde işletmeye hizmet verir. Bizde ise işletme battıktan sonra hukuk ve finans danışmanları toparlamaya çalışır. Hâlbuki batmadan önce bu danışmanlar iş başında olsa belki de işletmeyi kötü durumdan kurtaracaklardır. Sözü şuraya getireceğim. Başımıza herhangi bi konu hakkında bir negatif süreç ortaya çıkmadan önlem almıyoruz. Millet olarak zaafımız mıdır bilmiyorum. Kripto para işlemleri başlayınca bir yasal düzenlemeye gidilseydi vatandaşların tasarrufları güvence altına alınabilirdi diye düşünüyorum.

Öte yandan kaybolan şirketin 31 milyon TL lik varlığına içişleri bakanlığı tarafında el konulduğu açıklandı. Geçen hafta da kripto paraların 30 nisan2021 tarihinden itibaren alışverişlerde kullanılması yasaklanmıştır. Bu paraların vergilendirilmesi de söz konusu olmadığından devletin vergi kaybını önlemek, kara para aklamalarına engel olmak amacıyla yasaklandığı tahmin ediliyor.

Türk milleti olarak neden kolay kazanma yoluna başvuruyoruz? Borsa, faiz ve kripto para ile kazanmak hiç emek sarf edilmediği için olsa gerek tasarrufçulara cazip geliyor ve bu yola başvuruyorlar. Yaşadığımız olaylardan ders de almıyoruz. Banker olayları, Çiftlikbank olayını unutmamışken bir de bu çıktı başımıza. İnsanlar nasıl güveniyor, nasıl parasını teslim edebiliyor? Bu şirketlerin bilançoları incelenebilir veya bir bilanço okuyan kişi veya kurumdan bilgi alınabilir. Anlaşılan biz bunu da yapmıyoruz. Tasarrufçuların genelde Z kuşağı gençlerden olduğu gözleniyor. Daha önceki yazılarımda belirttiğim gibi Z kuşağı gençleri bilgisayarı çok iyi kullanabildiklerinden dolayı bilgisayar başında para kazanmayı tercih eder duruma geldiler.

Bir ülkenin gelişmesi, kalkınması, ihracatı üretim yapmadan hiçbir şekilde artmaz. Dolayısıyla yukarıda anlatmaya çalıştığım tasarrufçular en azından birleşerek bir üretim veya ticari işletme kursalar, yanlarında eleman çalıştırarak işsizliğe bir çözüm yolu arasalar, devlete vergilerini verseler ve kendileri de para kazansalar ne güzel olur.

Saygılarımla.

ZAFER ÖZCİVAN

Ekonomist