Tarım Bakanlığı’nda görev değişikliğinin ardından, hem girdi fiyatlarındaki artış hem de savaş nedeniyle zor durumda kalan üretici için yeni seçeneklerin geliştirilmeye başlandığı öğrenildi. Bakanlığın yeni yönetimi, parti kurmaylarıyla toplantılar yaparak, öncelikli sorunların belirlenmesi ve üretecinin desteklenmesi için neler yapılabileceğini değerlendirdi. Tarım sektöründe en büyük sorunu, girdi fiyatları oluşturuyor. Üretici desteklerine ilişkin daha önce çalışma yapıldığı duyurulurken, bunun yeterli olmadığı dile getirilmişti. Parti toplantılarında da özellikle mazot ve gübre fiyatlarındaki artışların ele alındığı, gübre üreticisi firmalarla toplantı yapılarak, fiyatların aşağı çekilmesinin sağlanmasının dile getirildiği öğrenildi.

KENDİNE YETERLİLİK

Toplantılarda, üretim modelinin değiştirilerek, savaş gibi olağanüstü durumların da hesaba katılması, kendine yeter ülke konumunun sağlanması için seçeneklerin değerlendirilmesi ele alındı. Bu konu yapılacak çalışmalarla ortaya konulan öneriler şöyle: “Bakanlık yeni bir yol haritası üzerinde çalışacak. Öncelikle tarımda kendine yeterliliğin sağlanması üzerine projeler geliştirilecek. Türkiye için öncelikli olan ürünlerin üretimi arttırılacak. Destek kalemleri yeniden belirlenecek. Bu yıl kuraklık olmadığı için gıdaya ulaşmakta sıkıntı olmayacağı, tek sorunun fiyat planlaması olduğu dile getiriliyor.

Üreticiyi korumak için, kar ettirici modellerin devreye sokulması önerildi. Garantili alım modellerine geçilmesi, piyasayı regüle edecek adımlar atılması istendi. Garantili alım modelinin pilot olarak uygulandığı, daha da yaygınlaştırılması gerektiği ifade edildi. Bu modele göre, çiftçiye alım garanti verilecek. Günü geldiğinde sahadaki şartlara göre fiyat belirlenecek. Sözleşmeli tarım da bunun bir unsuru olacak. Bölgesel üretim planı hazırlanması da toplantının önemli konularından biri oldu. ‘Bir yıl önceden devlet burada bunu üretirsen alım garantisi veriyorum’ derse sorunun çözüleceğini dile getirenler oldu.”

Bakanlık yetkilileri toplantılarda şunları söyledi: “Normalde dışarıdan bir kilo buğday almasak bile yurtiçi üretim yetebiliyor. Buğdayı dahilde işleme rejimi kapsamında ithal ediyoruz ve dışarıya işlenmiş ürün olarak satıyoruz. Gıda sanayi için bu çok önemli. İthal edilen bu buğday için Rusya ve Ukrayna önemli pazarlardı. Savaş nedeniyle alternatif ülkelere yönelme planları yapıldı. Arjantin, Brezilya, Kazakistan alternatif olarak devreye sokuldu. İş adamları yeni bağlantıları yapmaya başladı. TMO devreye girdi, ithal buğday için ihaleler açılıyor. Çiğ süt fiyatlarının belirlendiği kurul toplantısının daha sık yapılması, olağanüstü bir dönemden geçildiği için fiyat değişikiklerinin daha yakından takip edilip yeniden belirlenmesi planlanıyor.”