Başbakan Yardımcısı Şimşek, şirketlerin ciddi bir döviz açığına sahip olduklarını ve bunun etkilerinin önemli olduğunu dile getirdi.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, şirketlerin ciddi bir döviz açığı olduğunu; enflasyon ve döviz riskini önümüzdeki günlerde Finansal İstikrar Kurulu’nda görüşeceklerini bildirdi.
Mehmet Şimşek, NTV canlı yayınında ekonomi gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Şimşek, “2016 çok zor bir yıldı, buna rağmen Türkiye büyük bir direnç gösterdi. Reformlar yılın ikinci yarısında bir momentum kazandı. Yılın son çeyreğinde kapasite kullanımında, kredi hacminde hafif bir kıpırdanma var. Açıkladığımız önlemler 2017’nin 2. çeyreğinde etkisini gösterir” dedi.
Anayasa Değişikliği görüşmelerinin ekonomi üzerindeki etkisini yorumlayan Şimşek, “İlk çeyrekte anayasa değişikliği gündem maddesini oluşturacak, onun yarattığı belirsizlik bir miktar etkili olabilir. Ondan sonra ciddi bir toparlanmaya gireceğimize inanıyorum” ifadelerini kullandı.
‘Ciddi bir döviz açığı var’
Şirketlerin önemli bir döviz açığının olduğunu ifade eden Şimşek, “Kurun çok boyutlu etkisi var. Şirketlerin, reel sektörün çok ciddi bir döviz açığı var. Bunun etkileri daha önemli. İthalatı sınırlama anlamında kur bir miktar etkili olmuştur. Kur enflasyonu gecikmeli de olsa bir miktar etkiler, cari açığı bir miktar sınırlar. Liranın değer kazanmasıyla insanlar zamanında dövizle borçlanıp cazip bulmuşlardı. Şu anda bu bir sorun. Şirketlere dönük de döviz borçlanmada bazı sınırlamalar var, bunları da çalışıyoruz. Yarın öbür gün finansal istikrar kurulu toplanacak, yeterli mi tartışacağız. Şu anda kurda mevcut risk açık pozisyonun yönetilmesi, özel sektöre nasıl yardımcı oluruz çalışıyoruz.” diye konuştu.
“2017’nin risklerin geçen yıla göre daha yönetilebilir olduğuna inanıyorum” diyen Şimşek şunları söyledi: “Rusya ile bir normalleşme sürecimiz var, bu çok önemli, bunu önemsiyorum. Petrol 65-70 dolar seviyelerini aşmazsa, bu yönetilebilir bir risk.”
‘Ciddi fon çıkışı var’
Dışarıda Türkiye aleyhinde büyük çabalar olduğunu söyleyen Şimşek, “Son iki yıldır küresel ölçekte gelişmekte olan ülkelere yönelik ciddi fon çıkışı var. 2017’de bunun yavaşlaması bekleniyor. Reel sektöre yönelik destek paketi büyük resmin bir parçası olarak görülmeli” dedi.
Şimşek şunları söyledi: “Hiçbir şekilde sermaye kontrolü düşünülmüyor. Ciddi fon ihtiyacı olan bir ülkeyiz. Küresel piyasa ekonomisi normlarına uyarak bu sorunları aşarız. AB’ye entegrasyonu devam ettirerek sorunları aşarız”
