BİLGİSİZİ İKNA!

bilgi

Alim Doğan ÖZCİVAN/Metalürji Yüksek Mühendisi (Emekli)

Açıkça anlaşılan bu pek olası bir durum değildir. Zira cahilin kafasında kendi bildiğini doğru sanma ve inat vardır. Bu nedenle de kendi ego dünyası haricini kabullenmeyi küçüklük ve yenilgi sayar, kendi kendine kusursuzluğuna inanmıştır. Asla kendi dediğinden başka fikirlere itibar etmez, edemez.

Aynı zamanda cahilin kafasında acaba? veya hangisi doğru diye bir kavram olmayıp genelde peşin hükümlüdür. ’Bir cahili 40 alim ikna edemez’’ denir ya. Tam tamına gerçektir. Belki de kendi dünyasında bu kavramları düşünebilme yetisi yoktur. Amacı ne ise beyin ona yönelik çalışır.

Çok eskilerde Malzeme hocamız Prof.Dr. Recep SAFOĞLU anlatmıştı. Perşembe Pazarından bir banyo bataryası alıp takmış. Ama batarya arızalı akıtıyor. Götürüp satıcıya batarya arızalı diyecek olmuş ki der demez olmaz yanlış takmışlardır. Ben taktım. Deyince bak tabii gördün mü bir tamirciye taktıracaktın. Yav kardeşim tamirci benden iyi takacak değil ya. Deyip kendini tanıtmak zorunda kalmış. Ve neden sonra değiştirmeyi başarabildim demişti ki Rahmetli hocamız ABD de MIT den birincilikle mezun olmuş süper zeki ve son derece mütevazi birisi idi. Arkadaşlardan birisi hocam Amerika’da 3 ayda İngilizceden ‘’derslere başlayabilir ‘’sertifikasını nasıl alabildiniz? Diye sorduğunda, arkadaşlar Türkiye’de Fransızca biliyordum da o nedenle İngilizce kolay oldu diyecek kadar mütevazi.

Cahil bilmediğini fark etmediğinden ikna mümkün olmaz veya çok çok zor. Evde vakumlu süpürgenin sık sık kâğıt torba patlatmasına Mühendis olan koca, Vakum, ters basınç artışı nedeniyle patladığını, bunun olmaması için süpürge fırçası ya da borunun hava alamayacak şekilde yere yapıştırılmaması gereğini söylediğinde, sevgili eşi kocasının sözüne asla itibar etmez. Patlayan torbaları değiştirip süpürmeye devam eder. Hâlbuki kocasının hayatı fabrikalarda çok değişik iş ortamlarında Vakum pompalında geçmiş, Fizikokimya okumuş birisidir amma hiç bunlardan haberi olmayan eş her zaman galiptir.

İnsanların bulunduğu konumu erişilmez görmesi de bir cehalet çeşididir. Köyde içme suyu kabotajı yapılacaktır. Köyün öğretmeni öğrencisinin İller Bankasında bu işleri yaptığını gelip nezaret etmesini rica edebileceğini Muhtara söyler. Peki denip telefon açılır çalışmada ilgili Mühendis gelip yardımcı olacaktır. Zaman geçer Öğretmen köye gelir su işini sorar. Falanca geldi mi yardım etti mi? Muhtar hayır gelmedi. Yav Muhtar Mühendis işi etüt edip sizi yönlendirecekti. Muhtar, gayet kendinden emin, Gerekli etüdü ben yaptım. Öğretmen pes eder yav bunca okudum ben bile etüt yapamam diye kafasından geçirip uzaklaşır. Birkaç yıl sonra durum anlaşılır Köy Hizmetleri Mühendisi suyun kaynağına gelip bir bakar ki perişan. Köylüler yıllarca dış kirliliğe açık bir kaynaktan su içmişler. Âmâ Muhtar gene Özel İdare teknik ekibini yönlendirmeye çalışmaya devam eder. Boru döşemesi için yükselti farkına bakılırken, Muhtar gene karışır boru şuradan gedecek değilse bu evlere su gitmez deyince, ekipten birisi Muhtar sus artık suyun çıkmasının sadece yüksekliğe bağlı olduğunu yola bağlı olmadığını sertçe söylemek zorunda kalır. Böyle söylediği için de üzülmüştür görevli ama arkadaşı, o adam ikide bir küstahça konuşmaktan, işe karışmaktan çekinmiyor sen de biraz sertçe izah ettiğin için üzülüyorsun. Üzülme kumaşa göre makas der.

Her zaman nezaketle davranış toplumda hâkim olmalı ancak herkesin kavrayış ve olgunluğu aynı değil.

Üniversiteden çok kıymetli ve mütevazi bir Profesör her yıl Memleketine gelip eş dost akrabaları ile yemekte buluşup hasbihal ederler. Ancak oradakilerin çoğu onun titrinden habersizdirler. Haberi olan İlçe ricalinin de halk içinde tanındıklarından egoları tavan madundadır.

Hoca ilçesindeki Ortaokul-Lise öğrencilerinin eksikleri olanları İstanbul’daki iş adamlarından temin edebileceğini nelerin ihtiyaç olduğunun listelenmesini ister. Yemekte bulunan İlçe Müftüsü son derece mağrur bir eda ile. Listeler bana gelsin ben sana gönderirim diye hiç de inceliği olmayan bir cümle kurar, ortalık yaz ortasında buz kesilip sessizlik çöker.

Derken hocanın bir öğrencisi hocam neler ihtiyaç biz okulları bir bir gezer bilgi alır ve listeyi size takdim ederiz der nezaketle.

Umarız yurdumuz bilgi ile yüklü görgülü, birbirine saygılı çok geniş halk katmanlarına kavuşur.