Hüseyin GÖKÇE

Türkiye son 20 yıldır, teşvik mekanizmasını ileri teknoloji ve katma değeri yüksek ürünlerin üretim ve ihracat içindeki payını artırmaya yönelik sürekli değiştiriyor. Ancak bir çok ülkeye göre oldukça cömert olarak nitelendirilebilecek teşvik sistemi, yüksek katma değer üretiminde kayda değer bir artış yaşanmasını sağlamadı.

DÜNYA’nın TÜİK verilerinden yaptığı hesaplamalara göre, 2016 yılından bu yana yüksek ve orta yüksek teknolojili ürünlerde Türkiye toplam 248 milyar 601 milyon dolarlık dış ticaret açığı verdi. Başka bir ifade ile son 6 yıl 4 aylık zaman diliminde, bu kategoride aylık ortalama 3 milyar 271 milyon dolarlık ticaret açığı verildi.

Teknolojik dış ticaret açığının kompozisyonunda yıllar itibarıyla yaşanan keskin değişim de dikkat çekti.

2021’de 43 milyar dolar açık verildi

2016 yılında 54 milyar 489 milyon dolarlık yüksek ve orta yüksek teknoloji açığı içinde yüksek teknolojinin payı yüzde 43,4 oldu. 2017’de açık miktarı 43 milyar 646 milyon dolara gerilerken, bunun içinde yüksek teknolojinin payı yüzde 52,9’a çıktı. 2018 yılında bu kez açık 34 milyar 638 milyon dolara indi bunun içinde yüksek teknolojinin payı yüzde 52,3 olarak hesaplandı. 2019 yılında 22 milyar 111 milyon dolarlık açığın yüzde 80’ine karşılık gelen 17 milyar 767 milyon dolarlık kısmı yüksek teknoloji, 4 milyar 344 milyon dolarlık kısmı ise orta yüksek teknolojili ürünlerden oluştu. 2020 yılında dengelenme yaşandı. Toplam açık miktarı 35 milyar 526 milyon dolara çıkarken, yüksek ve orta yüksek teknolojili ürünlerin payı aynı oldu. Açık miktarı yüksek teknolojide 17 milyar 948 milyon dolar, orta yüksek teknolojide ise 17 milyar 578 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.

2021’de orta yüksek teknolojili ürünlerdeki açık, ileri teknoloji ürün dış ticaret açığının üzerine çıktı. Bu dönemde bu iki gruptaki toplam dış ticaret açığı 43 milyar 267 milyon dolara çıkarken, yüksek teknolojili ürünleri payı yüzde 44’e geriledi. Orta yüksek teknolojili ürünlerin payı ise 24 milyar 111 milyon liralık değer ile yaklaşık yüzde 56’ya çıktı.

İhracat içindeki payı da azalıyor

Yüksek teknolojili ürünlerin ihracat içindeki payı da bu dönemde gerilemesini sürdürdü. 2019 yılında toplam ihracat içinde yüksek teknolojili ürünlerin payı yüzde 3,6 seviyesindeyken, bunun payı yüzde 3,4’e geriledi. 2021 yılında ise yüzde 3’e gerileyen yüksek teknolojili ürünlerin payı 2022 yılı Ocak-Nisan döneminde yüzde 3 oldu. Aynı dönemde orta yüksek teknolojili ürünlerin ihracat payı da benzer şekilde geriledi. 2019’da yüzde 36,4 olan pay, 2020’de yüzde 35,9, 2021’de yüzde 33,4 ve 2022 Ocak-Nisan döneminde yüzde 32.8’e geriledi.