Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, “2023’e Doğru Şehir Buluşmaları” kapsamında Kastamonu’da düzenlediği basın toplantında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Her alanda olduğu gibi diplomasi alanında da önemli başarılara imza attıklarını söyleyen Nabati, dış temsilcilik sayısını 163’ten 255’e çıkartarak temsil ağlarını yaygınlaştırdıklarını, böylece Türkiye’yi dünyanın en büyük 5 diplomasi ağından birine sahip ülke konumuna getirdiklerini vurguladı.

New York’taki Türkevi binasının açılışını geçen yıl gerçekleştirdiklerini hatırlatan Nebati, “Türkevi, bu sene diplomasinin kalbinin attığı yerlerden biri haline gelmiştir. İmzalanan Tahıl Koridoru Anlaşması, yeterli gıdaya erişim problemiyle karşılaşan birçok ülkenin önemli ölçüde rahatlamasını ve dünya tahıl fiyatlarında düşüş yaşanmasını sağlamıştır. Her ne kadar bu koridorla ilgili yakın zamanda bir sorun ortaya çıkmış olsa da Sayın Cumhurbaşkanı’mız bir kez daha başarılı diplomatik girişimleriyle tahıl sevkiyatının önceden planlandığı gibi devam etmesini sağlamıştır.” diye konuştu.

Savunma sanayiinin bir ülkenin en stratejik sektörlerinden biri olduğunu dile getiren Nebati, şöyle devam etti: “Çünkü savunma sanayisi, teknolojinin hem lokomotifi hem de en çok kullanıldığı alan olmasının ötesinde ülkemizin güvenliğinin de teminatıdır. İktidara geldiğimizde savunma sanayimizin yerlilik oranı yüzde 20’lerdeyken, bugün bu oranı yüzde 80’lere kadar taşıdık. İHA’lar, SİHA’lar, kara araçları ve deniz platformları başta olmak üzere toplamda 170 ülkeye savunma sanayi ürünleri ihraç edebilen bir ülke konumuna geldik. Hükümete geldiğimizde iki olan teknopark sayımız bugün 59 şehrimize yayılmış şekilde 81’i aktif, 13’ü kuruluş aşamasında olmak üzere toplamda 94’e ulaşmıştır. Türkiye, 62 savunma sanayisi projesinden 750’nin üzerine çıkmayı başarmış, sektörün 5,5 milyar dolar olan bütçesini neredeyse 14 kat artışla toplam 75 milyar dolara çıkaracak güce erişmiştir. Yıllık 250 milyon dolar olan savunma sanayi ürünleri ihracatımızı da büyük artışla 3 milyar doların üzerine çıkarmayı başardık. Öte yandan değeri 1 milyar doların üzerinde olan teknoloji şirketi sayımız da 6’yı bulmuştur.”

“Vatandaşın Togg’a erişimini kolaylaştırmayı hedefledik”

Yerli otomobilin önemine değinen Nebati, sözlerini şöyle sürdürdü: “Cumhuriyet’imizin 99. yıl dönümünde banttan indirme törenini gerçekleştirdiğimiz elektrikli otomobilimiz Togg, başlı başına ülkemizin teknolojide geldiği seviyenin sembollerinden biridir. Togg’un Gemlik’teki devasa fabrikasıyla birlikte doğrudan ve dolaylı olarak yüzlerce sektöre önemli ekonomik katkılarda bulunacağı açıktır. Togg Gemlik Kampüsü tam kapasiteye ulaştığında, burada her yıl 175 bin araç üretilirken 4 bin 300 kişiye doğrudan, 20 bin kişiye dolaylı istihdam sağlanacaktır. 2030’a kadar üretilecek toplam 1 milyon araç, milli gelirimize 50 milyar dolardan, cari açığın azaltılmasına da 7 milyar dolardan fazla katkı sağlayacak boyutlardadır. Hazine ve Maliye Bakanlığı olarak adeta devrim niteliğindeki yerli aracımıza tam destek verdik. Bu kapsamda mühendislik alımlarında KDV istisnası sağladık. Elektrikli otomobil ÖTV oranlarında değişiklik yaparak bu oranı yüzde 10’a düşürdük. Böylece vatandaşlarımızın çevreci otomobilimize erişimini kolaylaştırmayı hedefledik.”

“TROY, yerli ve milli kredi kartı”

Diğer bir yerli ürünleri olan kart şeması TROY’un Türkiye ve uluslararası alanda kullanımını yaygınlaştırmak için çalıştıklarına işaret eden Nebati, “TROY, yerli ve milli kredi kartı. Tüm vatandaşlarımızın talebi noktasında ısrarcı olmalarını istirham ediyorum. Sağlık, eğitim, ulaştırma ve konutta önemli adımlar atıldı. TOKİ aracılığıyla ülkemize toplam 1 milyon 170 bin konut ürettik, 3 milyon konutun dönüşümünü tamamladık, 12 milyon vatandaşımızın güvenli konutlarda yaşamasını sağladık. Son olarak dev bir hamleyle 500 bin sosyal konut, 1 milyon konut amaçlı arsa, 50 bin iş yeri hedefimizi milletimizle paylaştık. Sanayi ve teknolojide saymakla bitiremeyeceğimiz hizmetlerimiz var. Yolumuz açık. Hizmet siyasetine devam edeceğiz.” diye konuştu.

Bakan Nebati, kur korumalı mevduat sisteminin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın büyük manifestoyla geçen yıl 20 Aralık’ta vatandaşlarla paylaşıldığını söyledi.

“Enflasyon baz etkisiyle de olsa hızlı şekilde düşmeye başlayacak”

Döviz kurunun oynaklığının minimum seviyede bulunduğuna dikkati çeken Nebati, şunları kaydetti: “Öngörülebilirliğin arttığı, insanların hesap ve kitabını çok rahat şekilde yapabildiği bir dönemdeyiz. Enflasyon aralık ayından itibaren uzun süredir söylediğimiz gibi baz etkisiyle de olsa hızlı şekilde düşmeye başlayacak ve hedefimiz olan tek rakamlı enflasyonu yakalayacağız. Bunu hiç kimse işini kaybetmeden, aşını kaybetmeden, kepenk kapatmadan, atölyeler kilitlenmeden, fabrikaların kapısına kilit vurmadan gerçekleştireceğiz. Tüm dar gelirli, sabit gelirli başta olmak üzere toplumun en fazla enflasyondan etkilenen kesimlerinin mutlak suretle attığımız ve atacağımız adımlarla daha rahat hayat sürdüreceklerinin 20 yıldır yapmış olduğumuz politikalarla uygulamalarla bundan sonrada devam ettireceğimizi ifade ediyorum.”