“Türkiye olarak kendi ihracat devrimimizin eşiğindeyiz” diyen Bakan Muş, “İhracatta ufkun ötesini konuştuğumuz dönemdeyiz. Bunun gerçekleşmesi ve sürdürülebilmesi için nicelik ve fiyattan ziyade tasarım ve markalaşmaya odaklanmak zorundayız. Bu gibi organizasyonlar sayesinde birçok konuda ülkemizin tasarım faaliyetlerine katkı sağlamalarını çok önemsiyorum. Ticaret Bakanlığı olarak sektörlerin değişen ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak yıldan yıla geliştiriyoruz. İhracatçılarımızda tasarım algısını geliştirmek için bu organizasyonları desteklemeye gayret ediyoruz” ifadelerini kullandı.

TASARIM VURGUSU

Yerli markaların milli servet olduğunun altını çizen Bakan Muş, “İhracatımız 2021 yılında Cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırmakta. Bu rekorları kalıcı hale getirmek, sürdürülebilir ihracat artışını sağlamak ve arttırmak için odağımıza marka olgusunu almak zorundayız. Bunun yolu da tasarımdan geçmektedir. Bugün uluslararası piyasada rekabetçi olmak için sadece kaliteli ürün üretmek yeterli olmamakta.  Doğrusu, tasarımla müşteriye odaklanmak, piyasanın hızına ayak uydurabilmek ve estetik ürün üretebilmek artık rekabetin vazgeçilmez unsuru haline gelmiştir” dedi. Bakan Muş, tasarım ve ürün geliştirme projesi desteğinden yararlanan şirketlerin 2020 yılı birim ihraç fiyatı ortalamasının 9.2 seviyesine ulaştığının bilgisini de verdi.

HEDEF 2 DOLAR

TİM Başkanı İsmail Gülle de, “İlk 1000 İhracatçı araştırmamız kapsamında gerçekleştirdiğimiz çalışma da, ihracatta tasarımın önemini bir kez daha gösterdi. Araştırmamızın sonuçlarına göre, tasarım merkezi olan firmalarımızın birim ihracat değeri, olmayan firmalara oranla 3 kat daha değerli. Ülkemizde toplam 342 adet tasarım merkezimiz bulunuyor. Bu sayıyı, süratle daha da yukarılara taşıyarak; inşallah ihracat birim değerimizi 2030 yılına kadar 2 dolara yükselteceğiz” diye konuştu.