Pentawards, 2007 yılından bu yana düzenlenen bir ambalaj tasarımı yarışması. Aynı zamanda da uluslararası ambalaj tasarımcıları için ortak bir platform. Pentawards, aynı zamanda ambalaj tasarımına yönelik trend raporu da yayınlamaya başladı. Ambalaj tasarımı trend raporu, dokunsal detaylar, cesur görseller, akıllı paketlerden oluşan önümüzdeki yılın 10 trendini ortaya koyuyor.

Pentawards’ın bu yılki listesinde teneke kutuların yükselişi dikkat çekiyor. Dünyanın önde gelen tasarım stüdyoları teneke kutuyu birinci sınıf bir ambalaj seçeneği olarak yeniden icat ediyor. Pentawards’a göre, bu eğilim bir süredir gelişmekteyken, şimdi “kutunun içecek pazarının ötesindeki sektörlerde yükselişini” görüyoruz.

Bu yılın diğer trendleri arasında Pantone’nin yılın rengi viva magenta ile uyumlu olan ve özellikle “animasyonlu kırmızı” biçimini alan cesur görseller yer alıyor. Birçok içecek markasının bu yıl elle çizilmiş resimlere dönüştüğü karalamalar, QR kodları ve AR gibi öğelerin ürünlere nasıl ekstra boyut kazandırabileceğini anlatan akıllı paketlemelerden bahsediliyor.

2022 yılının sonuna yaklaşırken ve dünya hızlı bir değişimin etkisinde kalmaya devam ederken tüketicilerin satın alma kararlarına önemli ölçüde yön veren ambalaj tasarımlarını yeni yılda parlak bir gelecek bekliyor. Tasarist Yaratıcı Direktörü Musa Çelik, Pentawards’ın 2023 ambalaj tasarımı trend öngörülerini değerlendirdi.

1) Teneke kutuların yükselişi: Konserve ambalajların gıda ve içecek sektöründeki kategoriler için giderek daha fazla popüler hale gelmesi bekleniyor. Önceki yıllarda da görüldüğü üzere geleneksel ambalajlara yönelik yeni ve farklılaşan yaklaşımların devam ettiği görülüyor. Güçlü bir sürdürülebilirlik hikayesi sunarken aynı zamanda fonksiyonel de birçok fayda sağlaması teneke kutuların hala trend olmasının asıl sebebi. Bununla birlikte geleneksel ambalajlara farklı yorumlar kazandırmak kalabalığın arasından sıyrılmaya yardımcı oluyor.

2) Ürün olarak ambalajlama: Ambalajın işlevi yeniden tanımlanıyor. Ürün için ayrıca bir ambalaj tasarımı geliştirmektense ürünü ambalaja dönüştürme trendi ortaya çıkıyor. Bu sayede ürünün işlevi yüzde 100’e çıkarken estetik ve işlev de bir araya getiriliyor. Sürdürülebilirlik, artık bir trend olmaktan çıktı ve ambalaj tasarım sürecinin temel bir parçası oldu. Bu trendin özellikle atıklar açısından çevreye duyarlı bir duruşu söz konusu.

3) Tüketiciyi bilgilendiren sürdürülebilir ambalajlar: Markalar ve tasarımcılar, ambalajın etkilerini azaltmanın yollarını arıyor. Bu yolda geri dönüştürülebilir ambalajlara yöneliyorlar ancak tüketicilerin de bu ambalajları nasıl dönüştüreceğini bilmesi gerekiyor. Markalar, tüketici odaklı sürdürülebilirlik trendinde tasarım aracılığıyla ambalajların dönüşümü için tüketiciyi eğiterek, sorumluluğun bir kısmını tüketiciye bırakıyor. Markaların gezegen için ortak bir sorumluluk bilinci taşımalarına sebep olan bu trend sayesinde marka sadakatinin pekala artacağını ve yakın ilişkiler geliştirmek için bir fırsat doğacak.

4) Aşırı cesur görseller: Markaların bugün yalnızca raflarda değil, birden çok platformda öne çıkması gerekiyor. Dolayısıyla hem fiziksel hem dijital mağazalarda, internette ve sosyal medyada kendini göstermesi gerekiyor. Bunun sonucunda da benzersiz grafikler, cesur renkler, yazı fontları ve semboller görülüyor. Ancak bunlar tek başına bir trend olarak var olmayacak, basit ve cesur renkler bir süre daha göz önünde olacak.

5) Süper premium cam ambalajlar: Tüketiciler ve markalar sürdürülebilirliğin üzerine düşmeye devam ettikçe cam ambalajların da kullanım sıklığı artıyor. Bu sayede cam ambalajların döngüsel ekonomiye de yönelmeleri bekleniyor. Bilinçli tüketiciler seçici hale geldikçe premium his, önemini koruyacak.

6) Erişilebilir ve kapsayıcı tasarım: Markaların hedef kitlelerindeki çeşitlilik ve onların ihtiyaçları devam ettiği sürece erişilebilirlik ve kapsayıcılık anlayışı ambalaj tasarımı için de gelişmeyi sürdürüyor. Toplumsal tabuları yıkan, dezavantajlı grupları da odağına alan ve ambalajlarını herkesin ihtiyaçları doğrultusunda tasarlayan markalar dikkat çekiyor.

7) Dokunsal detaylar: Nöropazarlama araştırmaları, dokunun duyusal deneyimi etkileyebildiğini, bu sayede de yüksek kalite, değer ve ayrıcalık hislerini dolaylı da olsa harekete geçirdiğini ortaya koyuyor. Fiziksel olarak temasın oldukça az olduğu pandemi döneminden kurtulmaya çalışırken markalar, dokulu ambalajlarla tüketicinin ilgisini yüksek tutmaya çalışıyor. Dijitalleşen dünyada somut temasın değeri sürdükçe benzersiz ve yaratıcı yaklaşımlarla tüketicilerin fiziksel deneyimlerinin arttığını göreceğiz. Duyusal açıdan ambalajı çeşitlendirme fikri, erişilebilir ve kapsayıcı ambalaj tasarımı trendinin de yükselişiyle birlikte bence heyecan verici bir noktaya gelecek.

8) İleri seviye akıllı ambalajlama: Marka ile tüketici arasında bağ kurmak her zaman en önemli hedeflerden biriydi. Artırılmış gerçeklik teknolojileri, QR kodlar gibi birçok etkileşim yolu bir süredir ambalaj tasarımlarında kullanılsa da ilerleyen dönemlerde daha da yaratıcı çalışmaların ortaya konulacağı öngörülüyor.

9) Ambalaj diyeti: Geri dönüşüm, karbon ayak izini azaltma çabası, atık ve nakliye tasarrufu gibi global sorunları odağına alan markalar ambalajın çekiciliğini ve dolaylı faydasını artırırken ambalajı en aza indirgiyor. Bu trend uzun vadede devam edecek, birçok soruna merhem olabilecek ve diğer birçok trendle birleşip muhteşem sonuçlar ortaya konulmasına öncülük edebilecek.

10) Karalama ambalajlar: Elle çizilmiş illüstrasyonlar ve el yazısı notlar içeren ambalajların hızla yükselişe geçeceği öngörülüyor. Tüm nesillere hitap edebilecek bu trend tüketicilerle duygusal bir bağ kurma hedefini çok güzel karşılıyor. Çocukluktan beri herkesin hayatında olan karalamalar, ambalaj tasarımlarına oldukça evrensel ve insani bir hava katıyor.