İnşaat maliyet fiyatları, kira ve konut fiyatları günümüzün en güncel konularından sadece biridir. Çünkü astronomik seviyelere gelen kira ücretler ve ev bulmakta zorlanan büyük kesim, inşaat maliyet endeksinden etkilenen ve geleceğe dönük plan ve program yapamayan vatandaşlarımızın en büyük problemi durumuna gelmiştir.

İçinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda konut sorunu giderek barınma sorunu yönüne doğru evirilmektedir. Maslow’un ihtiyaç teorisinde belirttiği gibi barınma insanların yaşamlarını sürdürebilmeleri için en temel ihtiyaçlarından biridir. Ülkemizde konut ve kiralık ev sorununun en büyük nedeni, geçtiğimiz 6 şubatta yaşadığımız ve yüzyılın felaketi olarak adlandırılan (Allah tekrarını göstermesin) Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizi etkileyen deprem felaketidir. Yüzbinlerce vatandaşımız ev siz kalmış, hükümet tarafından konteynerlere yerleştirilmiş, vatandaşlarımızdan bir kısmı başka şehirlere göç etmek zorunda kalmıştır. Önümüzdeki kışa kadar deprem evlerinin bitirilmesi gerektiği Sn. Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanmıştır. Böylesine büyük ve acı bir felaketin yaşanması doğal olarak ekonomiyi olumsuz şekilde etkilemiş hatta 1,1 trilyon TL lik ek bütçe yapılmasına sebep olmuştur. Dolayısıyla konut ve kiralık ev sorununun en büyük sebebi yaşadığımız bu deprem felaketidir. Bunun dışında ülkemize gelen ve sayıları milyonlarca ifade edilen sığınmacılar,400.000 dolar karşılığı gayrimenkul alan yabancılara vatandaşlık verilmesi, yüksek enflasyon nedeniyle inşaat malzeme fiyatlarının artması, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle ülkemize özellikle güney illerimize gelen yabancılar, Avrupa’da yaşanan gaz sıkıntısı nedeniyle ülkemizde ikamet etmeyi tercih eden Ruslar, Ukraynalılar, depremden sonra tüm Türkiye’de hız kazanan kentsel dönüşüm projeleri gibi sebeplerdir.

Kentsel dönüşümden bahsetmişken hükûmet, İstanbul’a özel bir yapılaşma sürecinin başlayacağını, bu konuda çalışma yapıldığını ifade etmiştir. İstanbul’un olası bir depremde yaşayacağı olumsuzluklar aşikardır ama ülke genelinde önlem alınması gerekir. Bu konuda TOKİ’nin yarısı bizden kampanyası ödeme gücü olan vatandaşlarımız için bir fırsattır. Çünkü kalite, yapılacak inşaat süresi vd. yönünden en ideali TOKİ tarafından yapılmaktadır.

Kiraların hükümet tarafından %25 artırım oranı ile sınırlandırılması da fiyatların yükselmesinde, ev sahiplerinin ketum davranmasında başka bir faktördür. Çünkü %25 günümüzde komik bir orandır ve bu oran en azından enflasyon verilerine göre belirlenseydi bu kadar istenmeyen olay belki yaşanmayabilirdi. Bir emekli yıllarca gece gündüz çalışarak bir ev almış ve kiraya vermiş ise doğal olarak rayiç bedeli isteyecektir. Emekli maaşı ile geçinmesi mümkün değildir. Ancak bu kural birkaç tane evi olan kimseler için geçerlidir. Ayrıca sadece İstanbul’da yaklaşık 800.000 tane boş dairenin bulunduğu yazılı ve görsel basında ifade edilmektedir. Öncelikle bunun çözümü aranmalıdır.

Konumuza dönecek olursak inşaat maliyetleri yaşadığımız yüksek enflasyon nedeniyle artmasından dolayı konut fiyatları da yükselme eğilimindedir. Önümüzdeki süreçte maliye ve hazine bakanımız Sn. Mehmet Şimşek’in de belirttiği gibi enflasyon da yüksek seyredeceği gerçeği de baz alındığında inşaat malzeme fiyatları da artacağından konut fiyatlarının da artacağını söylemek abartı olmaz. Çünkü konut sıkıntısı devam etmektedir ve arz ve talep kanununa göre konut arzının çoğalması gerekir. Yaşadığımız depremden önce hükümet 500000 konut projesini uygulamaya koymuştu ama deprem nedeniyle ertelenmek zorunda kaldı. Diğer taraftan nüfus artışı da konut sorununun diğer bir parçasıdır.

Kooperatifçiliğin tekrar gündeme gelmesi konut sorununu kısmen de olsa çözecektir.1980 li yılları hatırlayalım. Merhum Turgut Özal döneminde yurdun dört bir yanında yaygınlaşan kooperatifler sayesinde tüm gelir gruplarından birçok vatandaşımız ev sahibi olmuştu dönemde enflasyon bu kadar yüksek değildi ve nüfus bu kadar yoğun değildi ama günümüz koşullarına göre bir sistem geliştirilebilir. Kooperatifler kâr amacı gütmediğinden maliyet fiyatları ile dar ve sabit gelirli vatandaşlarımız başta olmak üzere halkımızın birçoğu bu fırsattan yararlanabilir.

Öte yandan dünya genelinde konut fiyatlarında düşüş yaşanmasına rağmen biz konut fiyat artışında dünya lideri konumundayız.

Merkez Bankası (TCMB) 2023 Temmuz ayına ilişkin Konut Fiyat Endeksini (KFE) açıkladı.

2023 yılı temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 7,3 oranında artan KFE, bir önceki yılın aynı ayına göre nominal olarak yüzde 94,7, reel olarak ise yüzde 31,2 oranında arttı.

Konut fiyatları haziranda yıllık bazda yüzde 95,9 oranında artmıştı. Haziranda konut fiyatları bir önceki aya göre yüzde 4,8 oranında artmıştı. Böylece konut fiyat artış hızı yıllık bazda yavaşlarken aylık bazda arttı.

İstanbul, Ankara ve İzmir’in konut fiyat endekslerindeki gelişmeler değerlendirildiğinde, 2023 yılı temmuz ayında bir önceki aya göre, sırasıyla yüzde 6,8, 8,1 ve 5,5 oranlarında artış gözlendi.

Endeks değerleri bir önceki yılın aynı ayına göre, İstanbul, Ankara ve İzmir’de sırasıyla yüzde 82,7, 105,2 ve 97,1 oranlarında artış gösterdi.

ORTALAMA KONUT FİYATI 2,65 MİLYON TL

Türkiye’de ortalama bir konutun metrekare fiyatı 26 bin 537 TL olarak belirlendi. Böylece ülke çapında 100 metrekarelik bir konutun fiyatı 2 milyon 653 bin TL oldu.

100 metrekarelik bir konutun ortalama fiyatı Ankara’da 1 milyon 980 bin TL, İstanbul’da 3 milyon 958 bin TL, İzmir’de ise 3 milyon 67 bin TL oldu.

Konut fiyatlarının en çok arttığı bölge temmuzda Zonguldak, Karabük ve Bartın illerini kapsayan bölge oldu. Bu bölgede konut fiyatları yıllık yüzde 130,1 arttı.

Çankırı, Kastamonu, Sinop bölgesinde fiyatlar yüzde 120 artarken Ağrı, Iğdır, Kars, Ardahan bölgesinde fiyatlar yüzde 125,1 arttı.

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Buğra Gökçe, sosyal medya hesabından İstanbul’un ilçelerindeki 1 yıllık konut fiyat değişimlerini gösteren verileri paylaşarak artan fiyatlara ve bunun nedenlerine dikkat çekti.

2022 Ağustos’u ile 2023 Ağustos ayı verilerini karşılaştıran Gökçe, 2022’de 17 bin 408 olan konut satışının 2023’te yüzde 6 düşüşle 17 bin 408 olduğunu kaydetti.

İstanbul’da ortalama konut fiyatının ağustos ayında 4 milyon 677 bine çıktığını kaydeden Gökçe, “Ortalama konut fiyatının en yüksek olduğu ilçemiz Sarıyer. Sarıyer’i Beykoz ve Kadıköy takip ediyor.  En düşük ilçemiz ise Esen yurt. 27 ilçemizde konut satış fiyatı İstanbul ortalamasının altında” ifadelerini kullandı.

Kaynak: sahibinden.com

Kaynak: sahibinden.com

Yukarıdaki grafiklere göre İstanbul’da ortalama konut fiyatı 4677,923 TL. dir.

ZAFER ÖZCİVAN

Ekonomist-Yazar