Hilal SARI

Türkiye’nin en büyük ihracat pazarlarının bulunduğu Euro Bölgesi’nde ve İngiltere’de özel sektör faaliyetleri güçlü seyrini koruyor. Yeniden açılmalar ve seyahat yasaklarının giderek gevşetilmesiyle hizmetler sektöründe de güçlü bir ivme görülürken, tüm dünyada artan enflasyonist baskılar ve tedarik zinciri darboğazları ABD Merkez Bankası gibi büyük merkez bankalarının en yakından izlediği süregelen sorunların başında geliyor.

Euro Bölgesi’nde hizmet ve imalat sektörlerinin birlikte izlendiği IHS Markit Bileşik Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verisi, özel sektör faaliyetlerinin son 15 yılın en hızlı büyümesini kaydettiğini ortaya koydu. Haziran ayı öncü Bileşik PMI verisi 59,2 puana ulaştı. Hizmetler PMI 58 puana ve İmalat PMI 63,1 puana yükselirken, yeniden açılmalar ve seyahat kısıtlamalarının kademeli olarak kalkmasıyla birlikte hizmetteki büyüme son 41 ayın en yüksek düzeyine ulaştı. Yeni sipariş büyümesi de 15 yılın en hızlı artışını kaydederken, talepteki iyileşme de güçlü seyrini koruyor. Şirketlerin ekonomik görünüme olan güveni de talepteki artış ve açılmaların devam edeceği beklentisiyle 2012 yılında başlayan ekonomik güven endeksi verisini tarihi zirveye taşıdı. İmalat sektörü ise marttaki rekorundan çok uzaklaşmadı ancak on ikinci kez ardarda büyüme kaydederek güçlü seyrini korudu ve Bileşik verinin lokomotifi olmaya devam ediyor. İmalat Euro Bölgesi’nde hala hizmete göre çok daha güçlü ancak bu seyir önümüzdeki dönemde kısıtlamaların daha da gevşemesiyle değişebilir.

İyileşmenin tabanı imalattan hizmete genişliyor

İyileşmenin haziranda mayısa göre daha da hızlandığı Almanya’da da öncü veriler bileşik PMI verisinin 60,4 puanla, 10 yıldan fazla bir sürenin zirvesine yükseldiğine işaret ediyor. Üretim artışı da yine güçlü seyrini koruyor. İmalat PMI 65,1 ile 2 ayın zirvesindeyken, Hizmetler PMI 5,3 puan yükselişle 123 ayın zirvesi olan 58,1’e ulaştı. İmalattaki büyümenin güçlü seyre rağmen hız kestiği Fransa’da ise hizmetlerde

haziran ayı için 3 yılın en hızlı faaliyet büyümesi bekleniyor. Bileşik PMI 57 ile diğer Euro Bölgesi ekonomilerinin hafif gerisinde kaldı.

 IHS Markit Başekonomisti Chris Williamson konuya ilişkin değerlendirmesinde talepteki artışa ve 15 yıllık rekora dikkat çekerek “İyileşme giderek daha geniş tabanlı hale geliyor, imalattan daha fazla hizmet sektörünü kapsayacak şekilde yayılıyor, özellikle de tüketicilerle yüzyüze gelen hizmet sektörlerinde faaliyetler hız kazanıyor.”

Normale dönüş ekonomiye güveni de zirveye taşıdı

Williamson temmuz ayında kısıtlamaların pandemi başından bu yana en düşük seviyeye indirileceğini belirttiği açıklamasında aşı programlarının da etkileyici bir ilerleme kaydettiğine dikkat çekerek şöyle dedi: “Aşılama sadece hizmet sektöründeki faaliyeti kolaylaştırmakla kalmadı, aynı zamanda hayatın giderek normale dönmesiyle ilgili parlak beklentiler de ekonomik görünüme olan güveni tüm zamanların en yüksek düzeyine taşıdı, daha fazla harcamayı ateşledi ve işe alımları da teşvik etti.”

İngiltere’de de Bileşik PMI istihdam büyümesinde görülen rekor ve artan enflasyonist baskılarla mayıstaki tarihi rekoru 62,9’dan 61,7’ye geriledi. İmalat ve hizmetler de sırasıyla 64,2 ve 61,7 düzeyleriyle rekorun hemen altında.

“Büyüme 2. çeyrekte zirve yapıp düşer de, enflasyon düşmez”

ABD’de ise geçen ay tarihi rekor görülen bileşik PMI, imalat sektörünün tedarik sıkıntılarına rağmen rekor tazelediği halde, hem hizmet tarafındaki enflasyonist baskılar hem de sevkiyatlarda yaşanan gecikmelerle rekor 68,7 düzeyinden 63,9’a geriledi.

IHS Markit baş ekonomisti Chris Williamson şu değerlendirmeyi yaptı, “Öncü PMI verileri ABD ekonomisinde haziran ayında da etkileyici büyümenin devam ettiğine işaret ediyor ve 2. çeyrekte benzeri görülmemiş bir GSYH büyümesi getirebilir. Hem imalat hem de hizmet sektörlerinde üretim artışları ve yeni siparişler zirvelerden gerilese de bunun nedeni ekonominin soğumasından ziyade firmaların ötelenmiş taleple başa çıkma yetkinliklerini sınırlayan kapasite kısıtlamalarından kaynaklanıyor” dedi. Euro Bölgesi ve ABD’de fabrikalarda ötelenmiş talep ve çip gibi tedarik zinciri sorunları siparişlerde yığılmalara da neden olmaya devam ediyor.

Powell’in enflasyon sakinliği, bazı FOMC üyeleriyle çelişiyor

ABD Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell, ABD Temsilciler Meclisi’nde verdiği ifadede enflasyonun talepteki güçlü artış ve tedarik zincirlerindeki akut sıkışmalarla oluşan “mükemmel fırtına” nedeniyle artmakta olduğunu ancak zamanla hedef yüzde 2 ortalamasına geleceğini yineleyerek dolardaki güçlenişi sınırladı. Dolar endeksi

ABD’den gelen güçlü PMI ve cari denge verilerinin ardından dün hafif düşüşle 91,51 düzeyine kadar geriledi. Uzmanlar Powell’ın ifadelerinin “enflasyondaki yükselişi önemsizleştirdiği” değerlendirmesini yaparken, Federal Açık Piyasa Komitesi’nde (FOMC) de farklı sesler olduğu biliniyor. Hafta başında FOMC’nin şahin üyeler olarak da bilinen St. Louis Fed Başkanı James Bullard ve Dallas Fed Başkanı Robert Kaplan “çok yavaş harekete geçmenin risklerine” dikkat çekerek Fed’in 2023’te iki kez faiz artırımı yapabileceği ve faiz artırımından daha da önce başlaması öngörülen ‘tapering’in beklenenden de önce başlayabileceği endişelerini tetiklemişti.