Necla DALAN

Christian Den Var Valk, “Türkiye e-dönüşümde bazı ülkelerden 20 yıl önde. Avrupa, 10 yıl geriden geliyor. Türkiye, Brezilya’nın ardından vergi anlamında e-dönüşümü eksiksiz tamamlayan ikinci ülke. İtalya gibi birçok ülke verginin dijitalleşmesinde Türkiye’yi örnek aldı. Aslında Türkiye bu konuda birçok ülkede model oldu. Avrupa Birliği’nde verginin dijitalleştirilmesine ilişkin çalışmalarda İtalya modelini inceliyor ama İtalya zaten Türkiye modelini örnek aldı. Yılsonunda sona erecek çalışmalarda Türkiye ile Latin Amerika modelleri arasında bir modelin önerilmesi öngörülüyor. Bu da Türkiye’nin ne kadar başarılı bir örnek olduğunu gösteriyor. Türk modeli özellikle KOBİ’lerin daha kolay sisteme entegre edilmesi açısından tercih ediliyor” dedi.

Veri analitiğinde de öncü olma fırsatı var

Türkiye’nin bundan sonraki süreçte veri analitiği konusunda da çok fayda sağlayabileceğini ve bu alanda da model olabileceğini belirten Christian Den Var Valk, şöyle devam etti: “COVID’in getirdiği önemli değişimlerden biri şu oldu; hükümetlerin ekonomi politikaları anlamında verinin ne kadar önemli olduğunu gördü. Çünkü COVID gibi kriz dönemlerinde zor durumda kalan işletmelere yardım için verinin önemi ortaya çıkıyor. Türkiye’de gelir idaresi şirketlerden gerçek zamanlı veri topluyor. İşletmelere destekleyici önlemleri alırken bu gerçek zamanlı verilerden yararlanma imkanı var. Almanya ve Hollanda bunu yapamıyor. Çünkü böyle bir sistemleri yok. Dolayısıyla hükümetlerin veriyle çok daha şey yapabileceğini görüyoruz. Hükümetlerin veri konusuna bir altın madeni olarak bakmaları gerekiyor. Önümüzdeki 20 yılda dijital vergi ortamının tüm dünyada daha uyumlu hale geleceğini göreceğiz. Türkiye’nin geldiği bu ileri noktada fayda göreceği bir diğer alan veri analitiği olacak. Bir sonraki dalga aslında oradan gelecek. Avrupa Birliği nasıl bir model uygulanacağı üzerinde karar verme aşamasındayken Türkiye yapay zeka, modern analitik teknolojisini geliştirme gibi konularda ilerleme kaydederek bir adım önde olabilecek.”

Verginin dijital dönüşümünde tüm dünyadaki uygulamalara hakim olduklarını da dile getiren Christian Den Var Valk, Türkiye’de geliştirdikleri çözümleri dünyaya yayacaklarını anlattı. Christian Den Var Valk, şöyle konuştu: “Fortune 500 şirketlerinin yarısı dahil dünyanın en iyi şirketleri tarafından güvenilen bir kurumuz. Devletlerin vergi kontrollerini dijitalleştirme yolunda adımlarına destek oluyoruz. Sürdürülebilirliği hem ekonomik hem çevresel olarak destekliyoruz. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onaylı Ar-Ge merkezine sahibiz. Brezilya, Arjantin ve ABD’den sonraki dört mükemmellik merkezimizden biri… E-fatura konusunda büyük bir yatırım planımız var. Avrupa ve Asya’da e-fatura sistemine geçmeyi hedefl eyen tüm hükümetler Türkiye’deki merkezimizde geliştirilecek teknoloji çözümleri kullanacak. Sadece e-fatura değil tüm dijital dönüşüm için teknoloji çözümlerimizi Türkiye üzerinden sunacağız. Örneğin APR diye bir ürünümüz var. Gelişmiş periyodik raporlama dediğimiz bu ürünümüzü Türkiye’ye taşıdık. Daha önce Hollanda ve İngiltere’de yapılıyordu bu ürünle ilgili çalışmalar. Artık Türkiye’de geliştirip dünyaya yayacağız.”

Türkiye üzerinden Asya’ya açılacak, satın alma fırsatı olursa değerlendirilecek

Sovos, Türkiye’deki faaliyetlerine 2019 yılında e-fatura konusunda sektör liderlerinden olan Foriba’yı ve düzenli vergisel raporlama çözümlerini satın alarak başladı. Bu yılın başında Digital Planet satın alarak Türkiye’deki ürün geliştirme mükemmellik merkezini genişletti. Şirketin en sık kullanılan ve birçok entegrasyon seçeneği sunduğu çözümlerin başında e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e- İrsaliye ve e-Defter çözümleri geliyor. Türkiye’deki müşteri sayısı 70 binin üzerinde. Christian Den Var Valk, Türkiye üzerinden Asya’ya açılmayı planladıklarını belirterek şöyle devam etti: “Asya’ya daha fazla yatırım yapmak istiyoruz. Pandemi yüzünden hızımız biraz yavaşladı ama Türkiye üzerinden Doğu’ya açılıp daha fazla yatırım yapacağız. Daha fazla satın almalarımız olacak. Türkiye’de iki yıl içerisinde yaptığımız iki satın alma hem yerel hem de bölgesel pazara olan inancımızı gösteriyor. Bu iki satın alma bize çok büyük fayda sağladı, yeni kapılar açtı. Türkiye bizim için çok stratejik bir pazar. Hem mevzuatı hem pazarı çok yakından takip ediyoruz. Fırsat çıktığında da gerekli adımları atarız.”