Türkiye ekonomisinin son yıllarda küresel sermaye akımlarıyla etkileşimi artarken, bu süreçte önemli bir rol üstlenen kurumlardan biri de Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) olmuştur. 1980’lerin başında Türkiye’nin dışa açılma süreciyle birlikte kurulan YASED, bugün doğrudan yabancı yatırımların ülkeye çekilmesi, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve uluslararası sermayenin Türkiye’de uzun vadeli bir perspektifle yerleşmesi için çalışan en önemli sivil toplum platformlarından biridir. Bu yönüyle dernek yalnızca bir yatırımcı örgütü değil, aynı zamanda Türkiye’nin ekonomik vizyonunu küresel standartlara taşıyan bir politika ortağı haline gelmiştir.
Küresel Yatırımın Türkiye’deki Temsilcisi
Uluslararası Yatırımcılar Derneği’nin üyeleri, Türkiye’de faaliyet gösteren en büyük küresel şirketleri temsil etmektedir. Enerji, otomotiv, bilişim, finans, perakende, ilaç, kimya ve gıda gibi birçok sektörde üretim yapan bu firmalar, yalnızca sermaye değil, aynı zamanda teknoloji, istihdam ve kurumsal yönetim kültürü de getirmektedir. YASED bu firmaların ortak sesi olarak, Türkiye’nin yatırım çekme kapasitesini artırmak için kamu kurumlarıyla sürekli iletişim halindedir.
Derneğin çalışmaları, yatırım ortamının rekabet gücünü artırmaya odaklanır. Vergi politikalarından fikri mülkiyet haklarına, yatırım izin süreçlerinden iş gücü piyasasının esnekliğine kadar pek çok alanda uluslararası standartların benimsenmesi gerektiğini savunur. YASED, bu yönüyle hem Türkiye’nin küresel yatırımcılar nezdinde daha öngörülebilir bir pazar haline gelmesini hedefler, hem de yerli yatırımcıların uluslararası normlarla uyumlu şekilde büyümesine katkı sağlar.
Politika Diyaloğunun Güçlü Aktörü
YASED’in en dikkat çekici yönlerinden biri, kamu ile özel sektör arasında oluşturduğu köprü rolüdür. Dernek, yatırımcıların yaşadığı sorunları doğrudan karar alıcılara aktarırken, aynı zamanda devletin uzun vadeli kalkınma planlarının yatırımcılar açısından nasıl algılandığını da geri bildirimlerle ortaya koyar. Özellikle Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi, Ticaret Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı gibi kurumlarla yakın iş birliği yürütülmekte; düzenli olarak hazırlanan “Yatırım Ortamı Endeksi” gibi raporlarla Türkiye’nin uluslararası yatırım iklimi analiz edilmektedir.
Bu raporlar, Türkiye’nin güçlü ve zayıf yönlerini nesnel biçimde ortaya koyarak reform önceliklerinin belirlenmesine katkıda bulunur. Örneğin yatırımcılar için hukuki güvence, öngörülebilir regülasyonlar, dijital dönüşüm destekleri ve yeşil yatırımlar konularında yapılan öneriler, YASED’in politika diyaloglarındaki temel başlıklar arasındadır.
Yeşil Dönüşüm, Dijitalleşme ve Sürdürülebilirlik Odaklı Yeni Vizyon
Son yıllarda YASED’in gündeminde yalnızca sermaye girişi değil, aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma ve yeşil dönüşüm temaları da öne çıkmıştır. Avrupa Yeşil Mutabakatı ve karbon nötr ekonomi hedefleri, Türkiye’de üretim yapan uluslararası şirketlerin stratejilerini doğrudan etkilemektedir. Bu bağlamda YASED, düşük karbon ekonomisine geçiş sürecinde yatırımcıların yükümlülüklerini yerine getirebilmeleri için gerekli düzenlemelerin tasarlanmasında aktif rol oynamaktadır.
Ayrıca dijitalleşme ve inovasyon alanlarında Türkiye’nin potansiyelini artırmaya yönelik çalışmalar da yürütülmektedir. Yapay zekâ, veri güvenliği, dijital altyapı ve Ar-GE yatırımları konularında uluslararası iyi uygulamaların Türkiye’ye uyarlanması için YASED’in hem kamu hem özel sektörle ortak girişimleri bulunmaktadır. Bu, derneği yalnızca yatırım ortamı reformlarının değil, aynı zamanda teknoloji temelli ekonomik dönüşümün de aktörlerinden biri haline getirmektedir.
Yatırımcı Güveni ve Türkiye’nin İmajı
Uluslararası yatırımcı açısından “güven” en az getiriler kadar belirleyici bir faktördür. YASED bu güvenin tesis edilmesi için uzun yıllardır çaba göstermektedir. Türkiye’nin yatırımcı gözünde nasıl konumlandığını analiz eden anketler, ülke risk algısını etkileyen unsurları ortaya koymakta ve buna uygun reform önerileri sunmaktadır. Makroekonomik istikrar, hukuk devleti ilkesi, finansal erişim koşulları, kurumsal şeffaflık gibi unsurlar YASED’in gündeminde sürekli yer bulur.
Ayrıca dernek, uluslararası platformlarda Türkiye’nin yatırım potansiyelini tanıtmak amacıyla çeşitli etkinliklere de katılım sağlar. Avrupa, Asya ve Amerika’daki yatırım zirvelerinde Türkiye’ye dair sunumlar yapılmakta; böylece doğrudan yatırım akımlarında Türkiye’nin yeniden öne çıkması için diplomatik ve ekonomik düzeyde katkı sağlanmaktadır.
Geleceğe Yönelik Beklentiler ve Stratejik Öneriler
YASED’in Türkiye için öngördüğü gelecekte, sürdürülebilir yatırım ortamı en temel hedeflerden biridir. Bunun için dernek; uzun vadeli vergi politikalarının oluşturulması, mevzuat değişikliklerinde istikrarın sağlanması, enerji dönüşümüne yönelik teşviklerin artırılması ve uluslararası tahkim süreçlerinin güçlendirilmesi gibi öneriler sunmaktadır.
Ayrıca genç nüfusun nitelikli iş gücüne dönüşmesi, kadınların istihdamdaki payının artırılması ve girişimcilik ekosisteminin desteklenmesi gibi sosyal politika başlıkları da ekonomik kalkınma perspektifinin bir parçası olarak görülmektedir. YASED’e göre Türkiye, yalnızca ucuz iş gücüyle değil, yüksek katma değerli üretim ve teknoloji temelli büyüme stratejileriyle yatırımcıyı çekmelidir.
Sonuç: Bir Köprüden Fazlası
Uluslararası Yatırımcılar Derneği, Türkiye’nin küresel ekonomik sistemle bütünleşme sürecinde stratejik bir köprü işlevi görmektedir. Ancak bu köprü, yalnızca sermayeyi değil, aynı zamanda bilgi, teknoloji ve yönetişim standartlarını da taşımaktadır. Dolayısıyla YASED’in faaliyetleri, kısa vadeli sermaye girişlerinden ziyade uzun vadeli bir ekonomik vizyonun temsilidir.
Bugün Türkiye, rekabet gücünü artırmak, küresel değer zincirlerinde daha güçlü bir yer edinmek ve sürdürülebilir büyüme modeline geçmek istiyorsa, YASED gibi kurumların katkısı daha da hayati hale gelmektedir. Çünkü uluslararası yatırımcının dili; güven, istikrar ve öngörülebilirliktir. YASED’in misyonu da tam olarak bu üç temel kavramı Türkiye’nin yatırım ortamının merkezine yerleştirmektir.
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist-Yazar