Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) her ay farklı ekonomik aktörlerin enflasyon beklentilerini ölçerek yayımladığı “Sektörel Enflasyon Beklentileri” raporunun Mayıs 2025 sayısını yayınladı. Bu rapor, ekonomik karar alma süreçlerinde önemli rol oynayan “enflasyon beklentilerinin” farklı kesimler tarafından nasıl algılandığını gösteriyor.
Enflasyon beklentisi nedir?
Enflasyon beklentisi, bireylerin, şirketlerin veya piyasa aktörlerinin belirli bir dönemde fiyatların ne kadar artacağına dair öngörüsüdür. Bu beklenti, ekonomik davranışları doğrudan etkiler. Eğer halk fiyatların hızla artacağına inanıyorsa, bugünden daha fazla harcama yapabilir, maaş zamları için yüksek talepler oluşturabilir ya da tasarruflarını korumak için farklı yatırım araçlarına yönelebilir. Piyasa katılımcıları ise yatırımlarını, fiyatlama stratejilerini ve faiz beklentilerini bu öngörülere göre şekillendirir.
HANEHALKININ ENFLASYON BEKLENTİSİ SON 5 AYIN EN YÜKSEĞİNDE: %59,9
Mayıs 2025 verilerine göre, Türkiye’de hane halkının gelecek 12 ay için yıllık enflasyon beklentisi %59,9’a yükseldi. Bu seviye, son beş ayın en yüksek noktasıdır ve geçen aya göre 0,6 puanlık bir artışı ifade eder.
Bu yüksek oran, halkın fiyat artışlarının devam edeceği veya hızlanacağı yönündeki endişesini yansıtır. Hane halkının beklentilerindeki bu artış, ekonomik belirsizlikler, temel ihtiyaç kalemlerinde yaşanan fiyat artışları ve genel yaşam maliyetlerindeki yükselişten kaynaklanmaktadır.
PİYASA KATILIMCILARI VE REEL SEKTÖRDE ENFLASYON BEKLENTİLERİ GERİLEDİ
Mayıs ayında piyasa katılımcılarının enflasyon beklentisi %25,1 seviyesine düştü; bu bir önceki aya göre 0,5 puanlık azalma anlamına gelir. Aynı şekilde, reel sektör temsilcilerinin beklentisi de %41 seviyesine geriledi (0,7 puan düşüş).
Bu veriler piyasa ve reel sektörün önümüzdeki dönemde enflasyonun yavaşlayacağına dair daha ılımlı bir görüşe sahip olduğunu gösteriyor. Piyasa aktörlerinin ve şirketlerin fiyatların kontrol altına alınacağına dair daha temkinli bir iyimserlik içinde olması, yatırımlar ve fiyatlama stratejileri açısından olumlu bir işaret olarak değerlendirilebilir.
HANEHALKI İLE PİYASA ARASINDAKİ BEKLENTİ MAKASI: 34,8 PUAN
Raporun en çarpıcı kısmı, hane halkı ile piyasa katılımcılarının enflasyon beklentileri arasındaki farkın 34,8 puana ulaşmasıdır. Hane halkı fiyatların çok daha hızlı artacağını beklerken, piyasa bu artışın çok daha sınırlı olacağını düşünüyor.
Bu makas, ekonomik algı ve gerçeklik arasında ciddi bir uçurum olduğunu gösterir. Hane halkının yüksek enflasyon beklentisi, özellikle gelirlerin erimesi, temel tüketim maddelerindeki fiyat artışları ve yaşam maliyetlerindeki yükselişle beslenmektedir. Bu durum tüketici güvenini zedeleyerek harcama davranışlarını olumsuz etkiler.
ENFLASYONUN DÜŞECEĞİNİ BEKLEYENLERİN ORANI ARTIYOR AMA KÜÇÜK KALMAYA DEVAM EDİYOR
Hane halkı arasında, gelecek yıl enflasyonun azalacağını düşünenlerin oranı %27,8’e yükseldi. Bu, bir önceki aya göre 0,6 puanlık bir artış demektir. Bu oran, halkın yaklaşık dörtte birinin fiyatların düşeceğine dair umut beslediğini gösteriyor.
Ancak genel enflasyon beklentisi oldukça yüksek olduğundan, bu iyimser kesim henüz çoğunlukta değil. Bu durum, ekonomik belirsizliğin sürdüğünü ve fiyatların kontrol altına alınması için daha çok çaba gerektiğini ortaya koyuyor.
ENFLASYON BEKLENTİLERİNİN EKONOMİK ETKİLERİ
Enflasyon beklentileri hem tüketici davranışlarını hem de ekonomik kararları şekillendirir. Yüksek enflasyon beklentisi:
Tüketimi sınırlar: Halk, fiyatların daha da artacağını düşünerek harcamalarını erteleyebilir ya da azaltabilir.
Tasarruf ve yatırım tercihlerinde değişiklik yaratır: İnsanlar paralarını değer kaybetmekten korumak için altın, döviz gibi enflasyona karşı koruyucu varlıklara yönelir.
Ücret taleplerini artırır: İşçiler ve sendikalar, yüksek enflasyon beklentisi nedeniyle daha yüksek maaş zamları talep eder.
Fiyatlama davranışlarını etkiler: İşletmeler maliyet artışlarını müşterilere yansıtma konusunda daha agresif olabilir.
Tüm bu faktörler, enflasyonun kalıcı hale gelmesine ve ekonomik istikrarın bozulmasına yol açabilir.
POLİTİKA YAPICILAR İÇİN ÖNEMİ
TCMB ve hükümet için enflasyon beklentilerindeki bu makas, politika yapıcılar açısından kritik bir uyarıdır. Enflasyon beklentilerinin yüksek seyretmesi, fiyat istikrarını sağlama çabalarını zorlaştırır. Bu nedenle:
Para politikası araçları dikkatle kullanılmalı, faiz ve likidite yönetimi enflasyon hedefleriyle uyumlu olmalıdır.
Maliye politikası ile birlikte koordineli hareket edilerek fiyat baskıları azaltılmalıdır.
Kamuoyuna açık, şeffaf ve güven verici iletişim stratejileri geliştirilmelidir.
Böylece halkın beklentileri daha iyi yönetilebilir ve fiyat istikrarı sağlanabilir.
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist-Yazar