Yasemin SALİH

Koronavirüs, gıda destek ürünleri ve vitaminlerle ilgili yatırım yapan şirketlerin hızlı büyümesine neden oldu. Bağışıklıktan göz sağlığına, kolajenden probiyotiğe kadar gıda destek ürünlerinin her kaleminde talep çift haneli patlama yaşadı. 2005’te piyasaya ilk ürünlerini çıkaran Orzaks, krizi fırsata çevirmeyi başaran, hem satın almalar, hem fabrika yatırımı hem de Ar-Ge alanında gerçekleştiren şirketlerden oldu. Şirketin Genel Müdürü Yunus Emre Alimoğlu, son dönemde yaptıkları yatırımları ve Ar-Ge projelerini anlattı.

15 bölgeden ilk ağız sütü toplandı

Kuruluş aşamasında insanların beslenme programlarına destek vermek amacıyla yola çıktıklarını anlatan Alimoğlu, “Besin destek alanının potansiyelini gördük” ifadesini kullandı. İlk ürünleri Amerika, Kanada, Norveç’teki anlaşmalı tesislerde fason olarak ürettirdiklerini anlatan Alimoğlu, buradan aldıkları knowhow ile 2012’te İstanbul İkitelli’de bir fabrika kurduklarını belirtti. Alimoğlu’nun “O yıllarda gıda takviyelerine talep bugünkü gibi değildi. Ancak dünyadaki sorunlar görülüyordu. Zorluk çeksek de vazgeçmek yerine Ar-Ge’ye odaklanalım dedik. Sektördeki eksikleri tespit ederek farklılaşmaya gittik” diye anlattığı süreç, şirketin pandemi döneminde elini güçlendiren zemini hazırlamış.

Sektörde probiyotik alanında ihtiyaç görülünce Ar-Ge kaynaklarını bu alana yoğunlaştıran Orzaks ekibini bugün en çok heyecanlandıran proje probiyotik üretimi. Yunus Emre Alimoğlu, genellikle bitki ve hayvan probiyotiklerinden alınarak geliştirilen ürünlerin piyasada olduğuna, Orzaks’ın ise insan kaynaklı probiyotik üretimi üzerinde çalıştığına dikkat çekti.

Probiyotik projesinde neler yapıldığını ise şöyle anlattı: “15 bölgeden kolostrum denilen; yeni doğum yapan kadınların ilk 24 saatteki anne sütünü topladık. Ayrıca bebek gaydası örnekleri de aldık. Bu şekilde 100 çeşit probiyotik suşu izole ettik. Çalışmalarımız sonrasında pilot üretim gerçekleştirmeyi başardık. 15 bin kutu ile başladık şu anda 400 bini geçtik.”

HAMLE Programına kabul edildi

İnsan kaynaklı probiyotik üretim projesi, hızla devam ediyor. Yunus Emre Alimoğlu, bir aksilik çıkmazsa ürünlerin 2022 sonuna kadar piyasada olmasını planladıklarını bildirdi. Proje, ciddi bir teknoloji altyapısı da gerektiriyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın HAMLE Programı’na dahil olduklarını söyleyen Alimoğlu, “Bu amaçla Hadımköy’de 20 dönümlük arazi aldık. Tüm üretim, Ar-Ge ve idari operasyonları bir çatı altında toplayacağız. Ar-Ge çalışmaları Nuvita markası çatısı altında yürütüldüğünden probiyotik de Nuvita markasıyla piyasaya çıkacak. Arazi maliyeti hariç bugüne kadar probiyotik için yapılan yatırım 35 milyon TL’yi aştı” diye konuştu.

Kısa sürede üç satın alma

Orzaks ve Nuvita ana çatı olmak üzere yaklaşık 11 marka ile 150 ürün pazarladıklarına dikkat çeken Alimoğlu, bunun yanında 300’ün üzerinde de fason üretim gerçekleştirdiklerini vurguladı. 35 ülkeye ihracat yapan grup, yurtdışında büyüme hamlesinde. Bunun için bir yandan yeni tesis yatırımları planlanırken bir yandan da inorganik büyüme fırsatlarını kaçırmamış şirket.

Sektörü domine etmek istediklerinin altını çizen Alimoğlu, “Palmiye İlaç’ın yüzde 75’ini satın aldık. Arkasından NBT İlaç’ın yüzde 60’ını bünyemize ekledik. Ürün farklılaştırmasını önemsediğimiz için de İyon Medikal ve Damla Sağlık şirketlerine yüzde 50 ortak olduk” diye anlattı yatırım hamlelerini.

3 yılda 550 milyon TL yatıracak

Orzaks İlaç Genel Müdürü Yunus Emre Alimoğlu ve kardeşlerinin bu yatırımlarla durmak ya da ara vermek gibi bir niyeti yok. Üç yıllık stratejik planda 550 milyon TL’lik yatırım yapmak var. Saç ekimi furyasını kaçırmak istemeyen şirket, bu alanda hem kozmetik ürünler pazarlayan hem de operasyonları olan The Mossi London’ın yüzde 75’ini satın almış. Yunus Emre Alimoğlu, “Şimdi planda Avrupa’da bir ilaç tesisi olan bir şirketi satın almak var” dedi.

Elazığ’dan yola çıkan üç kardeşin hikayesi

Pandemide yaptığı yatırımlar ve satın almalarla sektörün dikkatini çeken Orzaks’ın ana kolonları, üç kardeşin emekleriyle inşa edilmiş. Elazığ’da dokuz çocuklu bir ailenin oğlu olarak dünyaya geldiğini belirten Yunus Emre Alimoğlu, “Ben elektrik elektronik mühendisiyim. Bir ağabeyim eczacı, diğeri hekim. 2004’te TEDAŞ’ta mühendis olarak işe girdim. İlk günümde hekim olan ağabeyim, ‘Şirket kuruyoruz, gelmen lazım’ deyince hemen istifa ettim. Bizde abimiz çağırdığında gidilir” diye anlattı şirketin kuruluşunu. Yunus Emre Alimoğlu, şirketin ticari ayağı. Diğer iki ağabey ise ürün geliştirme, üretim ve işbirlikleri tarafını yönetiyor. Alimoğlu, “İki çatı firmanın toplam cirosu 700 milyon TL’ye ulaştı. Hızlı büyüyoruz. İstihdamı da artırıyoruz” dedi.