Enflasyon yüksek seyretmeye devam ediyor ve maalesef tutulamıyor. Nisan ayı enflasyon rakamları TÜİK tarafından açıklandı. Buna göre;

TÜFE

Bir önceki aya göre                         =%7.24 (Aylık enflasyon)

Bir önceki yılın aralık ayına göre   =%31,71 (2022 yılı ilk 4 ayın enflasyonu)

Bir önceki yılın aynı ayına göre     =%69,97 (Yıllık enflasyon)

12 aylık ortalamalara göre            =%34,46

ÜFE

Bir önceki aya göre                        =%7,67 (Aylık enflasyon)

Bir önceki yılın aralık ayına göre =%39,23 (2022 yılı ilk 4 ayın enflasyonu)

Bir önceki yılın aynı ayına göre    =%121,82 (Yıllık enflasyon)

12 aylık ortalamalara göre           =%72.03

Olarak açıklandı.

Bağımsız ekonomistlerden oluşan enflasyon araştırma grubu ise yıllık enflasyonu %156 olarak ilan etti.

TÜİK in yaptığı enflasyon araştırmaları her ay yaklaşık 430 ürün baz alınarak aynı yerden fiyatların alınması ve değerlendirilmesi ile ortaya çıkıyor. Söz konusu 430 ürün insanların temel ihtiyaçları olan beslenme, barınma, giyinme, sağlık, eğitim gibi zorunlu ihtiyaçlar baz alınarak hesaplanmaktadır. Ancak vatandaşın yaşadığı enflasyon %150 nim üzerindedir ve bu durumda dar gelirli kesim tasarruf eğilimlerine devam etmek zorunda kalmıştır ve kalacaktır.

Enflasyon oranı kişilerin yaşam koşullarına göre değişim göstermektedir. Çünkü bazı kimseler bazı ürünlere ulaşmakta güçlük çekerken bir diğer kesim ise her istediği ürüne zorlanmadan ulaşabilmektedir. Dolayısıyla dar gelirli vatandaşların enflasyon oranı ile gelir düzeyi yüksek vatandaşların enflasyon oranı doğal olarak farklılık gösterecektir. Bu konuda disk-ar in yaptığı araştırma gerçekleri ortaya koymaktadır. Bu araştırmaya göre;

Emeklilerde gıda enflasyon oranı%113,5

Üçüncü %20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu %97

İkinci %20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu %114,4

En yoksul %20’lik gelir grubunun gıda enflasyonu ise %131,6 olarak bulunmuştur. Bu verilerden de anlaşılacağı üzere enflasyon oranları gelir gruplarına göre harcamalar yapıldığı için değişim göstermektedir.

Yukarıda yazdığı gibi ENAG’ın araştırmasına göre yıllık enflasyon %156’dır. Ancak bu rakam nasıl bulunmuştur, hangi kaynaklardan bilgi alınmıştır bilemiyoruz ve bilemediğimiz için mukayese de yapamıyoruz.

Enflasyon oranları yüksek seyretmeye devam ediyor ve son 20 yılın zirvesinde bulunuyoruz. Yaz aylarında düşeceği söylense de inandırıcı gelmiyor. Çünkü ÜFE ile TÜFE arasındaki uçurum artarak devam ediyor. Üretim girdi fiyatları artmasından dolayı maliyetler yüksek çıkıyor ama bu maliyet hemen tüketici fiyatlarına yansımıyor. Çünkü üretim bir süreç işidir.

Diğer taraftan cari açığımız devam ediyor. Aylık ihracatımız 23 milyar gibi yüksek ama ithalatımız 29 milyar dolar olarak açıklandı. Bu sebeple 6 milyar dolar cari açığımız söz konusu. İthalatımızın artış sebebi ise bazı temel ürünlerde dışa olan bağımlılığımızdr. Çünkü ithal girdilerin fiyatını biz belirleyemiyoruz. İthalatın fazla olmasının bir diğer sebebi de üretimde kullandığımız ara mal ve hammaddelerin yurt dışından tedarik edilmesidir. İthal ikame mal üretimine hız vermeliyiz ki dışarıya bağımlılığımız azalsın.

Enflasyon böyle giderse eylül ekim aylarında üç haneli rakamları görebiliriz. Çünkü 2021 yılı aralık ayında TÜFE %36,8, ÜFE ise %79,59 idi. Aradan geçen dört aylık dönemde TÜFE oranları ÜFE oranlarını neredeyse yakalamıştır.

Halkımızın alım gücü her geçen gün azalıyor ve millet olarak fakirleşiyoruz. Emekli ve asgari ücretliler ise en zor durumda bulunan kesimi oluşturmaya devam ediyor. Önümüzdeki temmuz ayında yapılacak zam oranları hepimiz için hayati önem taşıyor. Çünkü maaşlarımız enflasyon karşısında erimeye devam ediyor.

Saygılarımla

ZAFER ÖZCİVAN

Ekonomist