Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözü ile yazıya başlayalım:” Gençler biz kurduk siz yaşatacaksınız”

Atatürk Türkiye Cumhuriyeti’ni gençlere emanet ettiğini, kendilerinden çok çalışarak ülkeye ve millete yararlı olmaları gerektiğini vurgulamaktadır.

Öncelikle belirtmem gerekiyor ki nüfusun 15-24 yaş arası bölümü genç kabul edilmektedir. Ülkemizde genç nüfusun toplam nüfusa oranı %15 civarındadır ve Avrupa Birliğine göre yüksek rakamdır. Geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimiz yeni nesil oldukları için artık bizlerden çok daha bilgililer, bizlerden çok daha donanımlılar. Kendi gelecekleri için birtakım araştırmalardan geri kalmamakla birlikte önlerine gelen eğitim, tecrübe, iş fırsatlarını değerlendirerek geleceğe güvenle bakmayı amaçlamaktadırlar.

İşsizlik günümüzde gündemde olan ekonomik verilerden sadece bir tanesidir. Özellikle gençlerde işsizlik ülke geleceği için önemli bir konudur. Devletin yatırımları arttırarak iş alanları açması temel görevlerinden birisidir ama her şeyi de devletten beklememek gerekir. Öncelikle yukarıda belirtmeye çalıştığım gibi gençler kendilerini yetiştirmeli, çıkan fırsatları değerlendirmelidir.

Yurdumuzun dört bir yanına dağılmış 200’den fazla üniversite eğitim hayatına devam etmektedir. Bu üniversitelerimizden her yıl binlerce öğrenci çeşitli branşlarda eğitimlerini tamamlayarak mezun olmakta ve iş hayatına atılmaktadır. Ancak birçoğu iş bulmakta zorlandığından ve maddi imkansızlıktan dolayı garsonluk, temizlikçilik, güvenlik görevliliği gibi zorunlu olarak çalışmaktadır. Öncelikle gençlere tavsiyem Prof.Dr. Ayhan Kırım tarafından yazılan” Mor İneğin Akıllısı” kitabını okumalarıdır. Kitapta özet olarak önce mor inek sonra da mor ineğin akıllısı olmak gerektiği vurgulanmaktadır. Mor inek bir defa olmaz ama siz olacaksınız ve bununla da yetinmeyip bir de akıllısı olacaksınız. Yani kendinizi çağın gereklerine göre yetiştirerek aranan ve birtakım özellikleri olan kişiler arasına sokacaksınız ki iş bulmanız kolaylaşsın. Konuyu bir örnekle açıklamaya çalışayım; Bir yakının teknik bir bölümden 4 yıllık bir üniversiteden mezun oldu ve benden iş konusunda yardım isteyince ben de bir otomobil fabrikasında müracaat için bir yakınımı aradım ve ilgilenmesini istediğimde aldığım cevap oldukça önemli idi. Öncelikle master, doktora var mı? Kaç tane yabancı dil biliyor, hangi üniversiteden mezun gibi sorular yönelttiler ve bunlar olmayınca iş müracaatını kabul etmediklerini belirttiler. Kısaca sadece üniversite mezunu olmak yetmiyor, master ve doktora gerekiyor, bir yabancı dil yetmiyor. Dolayısıyla gençlerin üniversite eğitimi sırasında ve mezun olunca zamanlarını çok iyi değerlendirmeleri hayati önem arz ettiği ortaya çıkmış oluyor. Günümüzde birtakım özelliklere haiz olmadan iş bulak da zorlaşmaktadır.

Bir diğer konu ise gençlerimizin geleceklerinde daha iyi iş ortamında çalışmak, daha fazla gelir elde edebilmek için şimdiden yurt dışına gitme arayışı içinde olmalarıdır. Gerçekçi baktığımızda ise haksız da değillerdir. İçinde bulunduğumuz ekonomik ortamda sadece gençler değil her vatandaşın yarın endişesi mevcuttur. Gençlerimiz için en ideal olanı yüksek lisans ve mastır programlarını yurt dışında yaparak teknoloji ve bilgi birikimlerini arttırdıktan sonra ülkemize dönmeleri, kendi vatanımıza, kendi vatandaşlarımıza katkı sağlamalarıdır.

Öte yandan yukarıda bahsettiğim gibi 200’den fazla üniversitemizde öğretim üyesi ihtiyacı olduğu kesindir. Maddi olanakları kısıtlı olsa da bir kısım gençlerimizin akademisyenliğe yönelmeleri uygun bir seçim olacaktır. Bilim ve teknoloji ile içiçe olmak, öğrencileri geleceğe hazırlamak, onları vatana ve millete yararlı bir eleman olarak yetiştirmek kutsal bir meslektir.

Gençlerimizin durumu hakkında euronews haber sitesinden aldığım bilgiler aşağıdaki gibidir.

Türkiye’de 15-24 yaş arasındaki dört gençten birisi ne eğitimde ne istihdamda. Bu oran genç kadınlarda çok daha yüksek.

Türkiye’de gençlerin yüzde 63’ü yurt dışında yaşamak veya okumak istiyor. Ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranına bakıldığında Türkiye Avrupa ülkeleri içinde ilk sırada. 15-24 yaş arasındaki dört gençten biri ne eğitimde ne de çalışıyor. Bu oran kadınlarda daha yüksek. Türkiye’de üç genç kadından birisi ne eğitimde ne istihdamda.

10 genç kadından yedisi işgücünde yok

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) hane halkı işgücü araştırması sonuçlarına göre gençlerde işgücüne katılma oranı 2022 yılında yüzde 43,8 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 56,2 iken genç kadınlarda yüzde 31. Buna göre 10 genç kadından yedisi işgücüne katılmıyor.

Gençlerde işsizlik oranı 2022 yılında yüzde 19,4 oldu. Bu oran genç kadınlarda yüzde 25,2.

Ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı ise çok daha yüksek. 15-24 yaş arasındaki gençlerde bu oran 2022 yılında yüzde 24,2 oldu.

Kaynak: Eurostat ve TÜİK • (*2020)

AB İstatistik Ofisi Eurostat’ın 2022 yılı verilerine göre, AB ortalamasında bu oran yüzde 9,6. Türkiye listedeki 34 ülke içinde zirvede yer alıyor. Bu oranın en yüksek olduğu AB ülkesi ise yüzde 17,5 ile Romanya. En düşük ise yüzde 2,8 ile Hollanda.

Ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı diğer ülkelerde ise şöyle: İtalya yüzde 15,9; Yunanistan yüzde 10,7; Fransa yüzde 10,1 ve Almanya yüzde 6,8.

Genç kadınlarda durum daha kötü

Ne eğitimde ne istihdamda olanların oranı cinsiyete göre büyük farklılık gösteriyor. Genç erkeklerde bu oran yüzde 16,4, genç kadınlarda ise bu oran yüzde 32,3 oldu. Bu da Türkiye’de üç genç kadından birisinin ne eğitimde ne de istihdamda olduğunu gösteriyor.

AB ortalaması ise genç erkeklerde yüzde 9,5 ve genç kadınlarda yüzde 9,7.

Kaynak: Eurostat ve TÜİK

Cinsiyet farkının en yüksek olduğu ülke Türkiye

Ne eğitimde ne istihdamda olanlarda cinsiyete göre fark da en büyük Türkiye’de.

Yurt dışında yaşamak isteyenlerin oranı

Konrad-Adenauer-Stiftung Türkiye’nin yaptığı “Gençlik Araştırması 2023”ün sonuçlarına göre Türkiye’de gençlerin yüzde 63’ü fırsat verilmesi halinde başka bir ülkede yaşamak istediğini bildirdi.

ZAFER ÖZCİVAN

Ekonomist-Yazar