İşsizlik oranları her ay TÜİK tarafından kamuoyu ile paylaşılmaktadır. Ancak TÜİK in işsizlik hesaplarında son dört haftadan bu yana iş aramayı bırakmış, yani iş bulmaktan ümidini kesmiş vatandaşlar hesaba katılmıyor. Bir başka ifade ile iş aramaktan vazgeçmiş insanlar işsiz sayılmıyor. İşte bu iş aramaktan vazgeçmiş işsizler dikkate alınmadan yapılan hesaba “dar tanımlı işsizlik”, tüm işsizlerin işsizlik hesaplarına katılarak elde eden işsizlik rakamlarına ise “geniş tanımlı işsizlik” denilmektedir.

İşsizlik özellikle son bir buçuk yılda kamuoyunun en çok ilgilendiği konuların başında gelmektedir. Çünkü yüksek seyreden enflasyon, artan hayat pahalılığı, alım gücünün her geçen gün azalması sonucu ülkemizde geçim sıkıntısını yüksek oranda arttırmıştır. Dolayısıyla çalışan kimselerin işlerini kaybetmemesi, işsiz vatandaşlarımızın da iş bulması en önemli gündem maddelerinden biridir. Yazılı ve görsel basından neredeyse her gün işsizlik veya iş arama haberlerini İŞKUR şubeleri önünde bekleyen vatandaşları izliyoruz. Özellikle yeni mezun gençlerimizin işleri epeyce zor gözüküyor.

Ülkemizin her beldesine yayılmış olarak iki yüzün üzerinde üniversitemiz mevcut. Üniversite sayısının çoğalması elbette gurur verici bir olaydır ama her yıl mezun olan binlerce gencimize de iş alanları yaratmak, istihdamı çoğaltmak da devlerin en başta gelen görevlerinden biridir. Hükümetin uygulamaya koyduğu, üretim ve ihracat odaklı büyüme programı bir yönde istihdam içermektedir. Ancak uygulamada izlenen yol tartışmaya sın derece açıktır. Teknolojinin gelişmesi sonucunda işsizliğin artmaması için gençlerimizin her şeyi devletten beklemeyip kendilerini en iyi şeklide yetiştirmeleri gerekir.

İşsizliğin azalması her ekonomik göstergede olduğu gibi üretim ekonomisine bağlıdır. Yani üretim kaynakları en verimli şekilde kullanılmalı ve iş alanlarının genişletilmesi gerekir. Ülkemizin dış ticaret açığı verilerinden de anlaşılmaktadır ki biz üretmeden tüketiyoruz ve işsizlik rakamları da bu yüzden sürekli artış göstermektedir.

Kaynak: TÜİK

Yukarıda da belirtmeye çalıştığım gibi veriler TÜİK ten alındığı için dar tanımlı işsizlik rakamlarını vermektedir.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), kasım ayı işsizlik verilerini açıkladı. Mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı yüzde 10,2 seviyesinde gerçekleşti

Hane halkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre; 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2022 yılı kasım ayında bir önceki aya göre 23 bin kişi artarak 3 milyon 576 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise değişim göstermeyerek yüzde 10,2 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 8,8 iken kadınlarda yüzde 12,9 olarak tahmin edildi.

İstihdam edilenlerin sayısı 2022 yılı kasım ayında bir önceki aya göre 285 bin kişi artarak 31 milyon 574 bin kişi, istihdam oranı ise 0,4 puanlık artış ile yüzde 48,6 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 65,7 iken kadınlarda yüzde 31,7 olarak gerçekleşti.

İşgücü kasımda bir önceki aya göre 308 bin kişi artarak 35 milyon 150 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,5 puanlık artış ile yüzde 54,1 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 72,1 kadınlarda ise yüzde 36,4 oldu.

15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 2,6 puanlık azalış ile yüzde 17,8 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde yüzde 14,4, kadınlarda ise yüzde 23,9 olarak tahmin edildi.

İstihdam edilenlerden referans döneminde işbaşında olanların, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi kasım ayında bir önceki aya göre 0,1 saat artarak 44,4 saat olarak gerçekleşti.

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı kasımda bir önceki aya göre 0,5 puanlık artış ile yüzde 20,8 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 14,3 iken potansiyel işgücü ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 16,9 olarak tahmin edildi.

ZAFER ÖZCİVAN

Ekonomist