Antidepresan kelimesi depresyona karşı anlamında kullanılmaktadır. İçinde bulunduğumuz ortamda antidepresan kullanımı tüm dünyada yaygınlaşmıştır.

Çevremize baktığımızda; evde, okulda, işyerlerinde, toplu taşıma araçlarında gülen yüzlerin epeyce azaldığını maalesef görüyoruz. En başta gelen ekonomik sorunlar toplum olarak bizleri karamsarlığa itmektedir. Hepimiz hayatımızı idame ettirebilmemiz için ihtiyaçlarımızın giderilmesine çalışmaktayız. Bunun için ise belirli miktarda maddi kazanç elde etmek zorundayız. Yaklaşık bir yılı aşkın bir süreden bu yana devam eden yüksek enflasyon, hayat pahalılığı, alım gücünün düşmesi gibi ekonomide yaşanan olumsuz gelişmeler insanları yarını düşünmeye zorlamıştır ve bu endişeli düşünce kendi çapımızda birtakım önlemler almaya mecbur bırakmıştır. Yazılı ve görsel basından izlediğimize göre özellikle gıda ürünlerine ulaşım oldukça zorlaşmış kilo yerine tane ve gramla alışveriş dönemi başlamıştır.

İçinden çıkılamayan sorunlar ise bizlerin psikolojisinin bozulmasına sebep olmuş ve birçok kişi de antidepresan denilen ilaçları kullanmak durumunda kalmıştır. Anti depresan kullanımı hiçbir zaman çözüm değildir. Önemli olan insanları bu duruma getiren koşulların ortadan kaldırılmasıdır. Yani enflasyonun önlenmesi, işsizliğin azalması, millî gelirin adaletli şekilde dağıtılması, alım gücünün yükselmesi, hayat pahalılığının önüne geçilmesi gibi sebeplere çözüm bulunmalıdır.

Aşağıda euronews sitesinden faydalandığı bilgi ve kullanım grafiklerini paylaşıyorum;

Depresyon ve kaygı oranının arttığı birçok ülkede antidepresan kullananların sayısı da hızla yükseliyor. Türkiye de bu ülkelerde birisi. Türkiye’de 2008-2020 yıllarını kapsayan son 12 yılda kişi başına antidepresan kullanım miktarı yüzde 76 arttı. Ekonomik İş birliği ve Kalkınma Örgütü’nde (OECD) ise 2000 ile 2019 yılları arasında antidepresan kullanımı yüzde 120 artış gösterdi.

Kaynak: OECD

OECD’nin 2020 yılı verilerine göre antidepresan ilacı kullanımının en yüksek olduğu ülke İzlanda. Bu ülkede bin kişiye günlük 153 doz antidepresan düşüyor. En düşük ise 20 doz ile Letonya’da.

Diğer bazı ülkelerde bu miktar şöyle: Portekiz 131 doz, Kanada 122 doz, İngiltere 108 doz, Yunanistan 66 doz, Almanya 62 doz, Türkiye 49 doz ve Güney Kore 27 doz.

OECD ülkelerinde 2010 ile 2020 arasında antidepresan ilacı kullanımı yüzde 43 arttı. Türkiye’de son 10 yıldaki artış yüzde 50. En yüksek artış yüzde 166 ile Şili’de gerçekleşirken Danimarka antidepresan kullanımının düştüğü tek ülke oldu.

Kaynak: OECD

Diğer bazı ülkelerde artış oranı (yüzde) şöyle: Güney Kore 142, İngiltere 101, Kanada 55, Yunanistan 47, İsveç 39, Almanya 33, Hollanda 17 ve Fransa 2.

OECD verilerine göre Türkiye Avrupa’da antidepresan ilaçlara en çok harcama yapan ülkeler listesinde dördüncü sırada. Türkiye 2020 yılında antidepresan ilaçlara 139 milyon ABD doları harcadı. Zirvede ise 812 milyon dolar ile Almanya var. Ancak bu listede tüm ülkelerin verileri mevcut değil

Kaynak: OECD

İspanya (649 milyon dolar) ve İtalya (456 milyon dolar) Türkiye’den daha çok harcama yapan ülkeler. Yunanistan’da ise bu miktar 129 milyon dolar oldu.

Kişi başına antidepresan ilaç harcamasının en yüksek olduğu ülke 27,2 dolar ile Kanada. Türkiye’de bu oran sadece 1,7 dolar.

ZAFER ÖZCİVAN

Ekonomist